Son yıllarda “Küçük esnaf” diye ifade edilen yurttaşlarımız, ayakta durma şansını kaybettiklerinden terk-i sanat etmek mecburiyetinde kalıyorlar ve bu konuda alındığı belirtilen önlemler bir işe yaramadığından sayılarının arttığını öğreniyoruz kepenk kapatanların…
Bugün gazeteniz Siirt’i ziyaret ederek ilimiz esnafının sıkıntılarını aktaran Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı hemşerimiz Cemal Koyuncu, bazı esnafların iş yerlerini kapatıp işsizler kervanına katılmalarından duyduğu üzüntüyü dile getirdi ve mevcut koşullar değişmedikçe başka esnafların da terk-i sanat etmek zorunda kalacaklarına vurgu yaptı aynı zamanda…
Küçük esnafın ayakta durma şansını yitirdiğine Siirt dışındaki illerde de tanık olduğumdan, ülke genelini kapsadığına muhakkak gözüyle baktığım olumsuzluğun aşılabilmesi için asıl önlemin ne olabileceği noktasına dikkat çekme gereğini duydum bir kez daha…
Sayıları gün geçtikçe daha da artan AVM’lerin, küçük esnafı sıkıntıya düşüren olumsuzluklardan biri olduğu tartışılmazdır elbet… Ne var ki, ülkenin hiçbir yerinde söz konusu alışveriş merkezlerinin hangi kurallara uymaları gerektiği konusunda denetim mekanizması işletilmemektedir derken, küçük esnafın kepenk kapatma mecburiyetinde kalmasındaki en önemli nedenin, satın alma gücünün erimesi olduğunu vurgulamak isterim yine…
Daha önceleri de fırsat buldukça önemli konuya değindiğimde; esnafa faizsiz, ya da düşük faizli kredi kullandırmanın esnafı sıkıntıdan çıkaracak bir çözüm olamayacağına dikkatini çekiyordum ilgililerin… Sözünü ettiğim kredilerden yararlanabilecek esnaf sayısının çok düşük düzeyde kaldığı ve bu uygulamanın esnafı zordan kurtaracak bir çözüm olmadığı ilgililerce bilindiği halde böyle bir önlemin tercih edilmesi nedeni, gerçek önlemi umursamamanın sonucundan başka bir şey değildir kanımca… Milli gelir dağılımındaki adaletsizliğin en önemli halkası olan ücret dengesizliğinin büyümeye devam etmesi, halkımızın satın alma gücünü sıfırlamaya başlamıştır ve adil bir paylaşımı benimsemeyen zihniyet, milyonlarca insanımızın mağduriyetine yol açan bu olumsuzluğa dur demeyi hedeflememektedir bir türlü… Memur ve emeklilerinin iki yıllık ücret artışlarındaki oran, sıkıntıların eşit koşullarda göğüslenmesi gerektiği noktasına aldırış edilmediğinin göstergesidir ve artışlar henüz ellerine geçmemişken kat kat geri alınmıştır kendilerinden ihtiyaç kalemlerindeki korkunç zamlar sonucu…
İşsiz sayısında artış olduğu haberlerini izlerken, iş yerlerini kapatmak mecburiyetinde kalan esnafların iltihak etmeleri neticesinde, işsizlik sorununa çözüm üretmenin imkansız hale geleceğinden ve bu olumsuzluğun arzulanmayan durumlara yol açmasına yönelik endişem büyüyor daha da…
Halkımız satın alma gücünün iyileştirilmesi gerekir mutlaka… Sıkıntıların eşit şekilde paylaşılmasının bu alandaki beklentide en önemli faktör olduğu ilgililerin de malumudur diyerek, artık asıl önlem dikkate alınmalı diye sesleniyorum etkili ve yetkililere!..
YORUMLAR