VATANDAŞ HİSSETMİYOR!

TÜİK’ten Kasım ayı için yapılan enflasyon oranı açıklamasında tek rakama düşüldüğüne yönelik söylem, vatandaşlarımızı düşündürüyor. Enflasyon; ihtiyaç kalemlerindeki fiyatların sürekli olarak yükselmesi ve buna paralel olarak para biriminin değer kaybetmesi sonucu satın alma gücünün yitirilmesidir. Kasım ayı enflasyon muhasebesinde ölçü olan TÜFE’nin %10,56, ÜFE’nin de %4,26 olarak belirlendiği açıklaması ile ilgili olarak bazı vatandaşlarımız; “Biz enflasyon bağlamında TÜFE, ÜFE’den bir şey anlamıyoruz. Sadece biliyoruz ki, enflasyonun düştüğü ifadelerine rağmen fiyatlardaki artışların devam ettiğidir. Elektrik, doğalgaz fiyatlarındaki yüksek artış yanı sıra tüm gıda kalemleri ile diğer ihtiyaç kalemlerinde fiyatların sürekli olarak arttığı ve satın alma gücümüzü bu nedenle her geçen gün daha da yitirmekte olduğumuzdur. Bu nedenle TÜİK’in enflasyonla ilgili açıklamakta olduğu verilerin sağlıklı olarak gerçekleştirilmediğini düşünüyoruz…” diyorlar.

Önemli konuda vatandaşlarımızın nabızlarını tutmaya çalışan medya temsilcilerine verilen yanıtların çoğunda da; açıklanan enflasyon rakamlarına yönelik verilerin gerçeği yansıtmadığı görüşleri vurgulanıyor. Yani, enflasyon oranlarına yönelik yapılan açıklama, her gün tırmanan pahalılık nedeniyle halkı tatmin etmiyor. Kimi yurttaşlarımız da; “Enflasyon düşmüş olsaydı, en azından ücretlerdeki tırmanış devam etmezdi. Geçen yıla göre bazı ihtiyaç kalemlerinin ücretlerindeki artış %30-40’ları bulmuştur ve buna rağmen fiyatlardaki artış devam ettiğine göre, pahalılığın önüne geçilememiş demektir..” diye tepki göstermektedirler.

Şu an halkımızın öncelikli sorunu ekonomik koşullardır. İnsanca yaşam koşullarına kavuşmak isterlerken her geçen gün biraz daha söz konusu koşullardan uzaklaşıyor olmaları, haklı olarak enflasyon oranları için yapılan açıklamaları sağlıklı bulmadıkları görüşünü paylaşmaktadırlar. Üzülerek belirtmek gerekir ki, hayat pahalılığının eşit koşullarda göğüslenmesini sağlayacak önlemler alınmıyor. Çoğu ailenin işsiz çocukları var ve bu aileler aynı zamanda ücret dengesizliğinin kurbanı olmaktadırlar. Bazı çalışanların ve emeklilerinin ücretlerine yapılması düşünülen zamlara bakıldığında bu gerçeğin dikkate alınmadığı anlaşılmaktadır.

Öncelikli sorunu ekonomi olan vatandaş, fiyatların yükselmediğine tanık olmadıkça, başka bir ifade ile pahalılığın azaldığını hissetmedikçe enflasyonun düştüğü ifadelerine itibar etmeyecektir.