Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

10 Ocak, Bizim Günümüz!

Anadolu Basınında (Patron) Yok, Çalışan Fikir İşçileri Var!

Anadolu Basınında (Patron) Yok, Çalışan Fikir İşçileri Var!

Her yılın 10 Ocak günü (Çalışan Gazeteciler Günü) olarak kutlanır. Patronu olmayan tek medya grubu ANADOLU BASINIDIR. Anadolu Basınında (PATRON) yok, çalışan fikir işçileri var!

1961 yılında gazetecilerin çalışma haklarında önemli iyileştirmeler getiren 212 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girmesi üzerine, 9 gazete patronu, yasayı protesto etmek için 3 gün boyunca gazetelerini yayımlamama kararı aldılar. Bu gelişmeler karşısında, İstanbul’daki fikir işçisi gazeteciler 10 Ocak 1961 günü haklarına ve basın özgürlüğüne sahip çıkmak amacıyla Sendika binası önünde toplanarak Vilayete kadar bir yürüyüş yaptılar. Gazeteciler, patronların boykot kararı karşısında Sendika’nın öncülüğünde, BASIN adıyla kendi gazetelerini 11–12–13 Ocak 1961 tarihlerinde yayımladılar.

O tarihten sonra da 10 Ocak, “Çalışan Gazeteciler Bayramı” olarak kutlandı. 1971 yılındaki 12 Mart müdahalesinden sonra çalışanların hakları ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalara tepki olarak 10 Ocak, “Bayram” olmaktan çıkarıldı ve “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak anılmaya başlandı.

1961’li yıllara göre, günümüzde basın alanı oldukça gelişmiştir. Televizyon yayınlarıyla, internet medyasıyla dünyanın herhangi bir bölgesinde meydana gelen bir olay, anında bütün dünyaya yayılmaktadır. Ancak, yine de yazılı basının farklı olduğunu belirtmekte yarar vardır. Sosyal medya, su üstünde yazılan yazıya benzer, anında uçar gider. Yazılı basın ise kalıcıdır, çünkü gelecek yüzyıllarda tarihe tanıklık edecektir. Günümüz Türkiye’sinde maalesef çok sayıda tutuklu gazeteciler vardır. Kimileri mahkûm edilmiş, kimilerinin yargılamaları devam etmektedir.

Günümüzde gazetecilik faaliyetlerinin özellikle Terörle Mücadele Yasası’nın son dönemdeki yorumlarıyla “TERÖR SUÇU” kapsamında değerlendirilmesi, demokratik ülkelerde benzerine rastlanmayan durumların yaşanmasına yol açmaktadır. Bugün bile Türkiye, en çok tutuklu gazetecilerin bulunduğu ülkelerin başında gelmektedir. Gazetecilere, (TERÖRİST) yaftasının takıldığı tek ülke de Türkiye’dir.

Gazetecilerin, mesleklerini icra ederlerken, işlerini baskı odaklarından etkilenmeden, yapmaları çok önemlidir. Bunun yapılabilmesi ise, gazetecilerin ekonomik ve sosyal haklarının her zaman iyi olmasına bağlıdır. Hal böyleyken, görevleri gereği yazdıklarından, dile getirdikleri sorunlardan ve yaptıkları yorumlardan dolayı tutuklanan gazetecilerin durumlarını düşünün. Gazeteciler, günümüzde neredeyse Sultan 2. Abdulhamid döneminin sansürlerini çağrıştıran bir ortam içinde çalışmak zorunda bırakılmaktadırlar.

Evet, Anadolu Basınında patron yoktur. Gazete sahipleri de çalışan gazetecilerdir. Öyle ki, gazete sahipleri zaman-zaman gazete dağıtım işini bile üstlenmek zorunda kalırlar. Anadolu basınında gazete sahibi, aynı zamanda gazetesinin yazarı, muhabiri, fotoğrafçısı, hatta dağıtıcısı olabilmektedir! İşte, İstanbul Basını ile Anadolu Basını arasındaki bariz fark budur. Bunun için, Anadolu Basını, İstanbul basınından çok daha özgür, bağımsız ve cesurdur. Tek hedefi, ülkesinin, yöresinin sorunlarına neşter vurmaktır. İhale peşinde koşuşturan müteahhit, iş adamı, PATRONLARI olmadığı için, Anadolu Basınının yazarları, çizerleri, muhabirleri daha cesur, atak ve gerçekçidirler.

Evet ve maalesef, Türkiye’de gazeteciliğin düşürüldüğü durum budur. Yine de, görevlerini en iyi şekilde yapmaya çalışırlarken, işlerinden olan veya cezaevlerine düşen meslektaşlarımıza (GEÇMİŞ OLSUN, ALLAH KURTARSIN) dileklerimizi sunarak, gerçek anlamda gazetecilik yapan bütün meslektaşlarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutluyoruz.