Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Ahmet ARITÜRK
Ahmet ARITÜRK

15 TEMMUZ’A DOĞRU!

15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminden yıllar geçti. Ancak, FETÖ tehdidi, milletin başında Demokles’in Kılıcı gibi sallandırılmaya devam ediliyor.

Muhalif Gazeteciler FETÖCÜ yaftasıyla yaftalanarak (FETÖ’nün mensubu olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek, destek vermek) suçlamasıyla haklarında 10 yıla kadar hapis cezası istenenler bile oldu.

Anlaşılan FETÖ soruşturmalarının sonu gelecek gibi değil! Kim ağzını açsa (FETÖCÜ) damgası yiyecek, DARBECİ muamelesi görecek!

Kamuoyu, asıl FETÖCÜLERİN kimler olduklarını gayet iyi biliyor ama kimse sesini çıkaramıyor. Turgut Özal, Süleyman Demirel, Tansu Çiller, Mesut Yılmaz, hatta Bülent Ecevit bile Fethullah Gülen Hocaefendiyi(!) kollayıp gözettiler! Cemaat mensuplarının, kamunun kadrolarında önemli mevkilere yükselmelerinin önünü açtılar.

Abdullah Gül tarafından kurulan 58. Hükümette ise çok sayıda FETÖCÜ Bakanın olduğu bugün için artık biliniyor. FETÖ, her zaman açık bir şekilde dillendirdiği gibi adliyeyi, askeriyeyi ve mülkiyeyi ele geçirmeyi bu hükümetler zamanında başardı.

Sahte deliller üreten emniyet teşkilatı mensupları sayesinde Ergenekon, Balyoz, Odatv, KCK gibi kumpas davaları başlatıldı, FETÖCÜ savcılar ve hâkimler sayesinde de Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerinin haremi ismetine (KOZMİK ODA) bile girildi. Sahte deliller üreten, yasa dışı dinleme-gözleme faaliyeti gösteren polislerin cemaat mensubu ya da sempatizanı olduğu bilahare ortaya çıkacaktı ama iş işten geçmiş olacaktı. Kumpas davalar sürecinde görev alan savcı ve hâkimlerin de cemaat üyesi oldukları, ancak darbe sonrası ortaya çıkacaktı.

Geçmiş yılları anımsayalım. Cemaatin  uluslararası organizasyonu olan Türkçe Olimpiyatlarına bakanlar düzeyinde katılımlar oluyor, kürsüye çıkan bakanlar Fethullah Gülen’e övgüler yağdırmakta adeta yarışıyorlardı.

Fethullah Hoca’ya (ARTIK HASRET BİTSİN) diye seslenerek Türkiye’ye dönmesini isteyenler, “Hocaefendiye iftira atanlar yarın çiçeklerle karşılayacaklar!” diyenler Hocaefendiyi(!) “BARIŞIN SİMGESİ” olarak takdim edenler, Abant Platformu adı altında düzenlenen etkinliklere katılanlar kimlerdi!

FETÖ (Fethullahçı Terör Örgütü) damgası yemek korkusu milletimizin başında adeta (Demokles’in Kılıcı) gibi sallandırılmaya devam ediliyor. İnsanları karalamanın ve rakipleri saf dışı bırakmanın en kolay ve geçerli yolu FETÖCÜLÜKLE itham etmekten geçmekte!

31 Mart yerel seçimlerinin sonuçları bile döndürüp, dolaştırılıp FETÖ’YE bağlamışlardı ya! Özellikle muhalefet partilerine mensup olup seçimleri kazananların çoğuna FETÖCÜ damgası yapıştırılmadı mı! Sadece onlara mı, il ve ilçe seçim kurullarında görev yapan hâkimler, sandık başkanları, sandık kurulu üyeleri bile istenilen doğrultuda karar vermedikleri takdirde FETÖCÜ damgası yemekten korkar hale düşürülmüşlerdi. FETÖCÜ damgası yiyenlerin başlarına nelerin gelebileceği ise malum! Haksız yere böyle bir duruma düşürülmekten korkmayan yok gibi! Hem, nasıl korkmasınlar ki kendileri için olmasa bile (VİRAN OLASI HANEDE EVLAD-Ü İYAL VAR) deyimini unutmayalım! Haklı olarak çoluk-çocuklarını, ailelerini düşünüyorlar! Maazallah, birinin alnına FETÖCÜ DAMGASI yapıştırsalar ve  (FETÖCÜ OLMADIĞINI İSPAT ET!) deseler,   nasıl ispat edebilecek!

Maalesef, FETÖCÜ DAMGASI ile damgalanmak korkusu, bu ülkede yaşayanların başlarının ucunda adeta (DEMOKLESİN KILICI) gibi sallandırılıp durmakta! Birisinin kafasını kesmek istedikleri zaman (SENİ FETÖCÜ SENİ!) diyerek hayatını karartırlar. Oysa hayatı boyunca FETÖ ile hiç iltisakı olmamış, kapısından girmemiş, hatta maskenin altındaki çirkin suratını görüp, hep düşmanlık beslemiştir.

15 Temmuz günleri Türkiye’de artık (DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ) olarak kutlanmakta. Mevcut iktidar, bugüne büyük önem vermekte.

16 Temmuz’un ardından, 20 Temmuz 2016 tarihini anımsayalım. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Millî Güvenlik Kurulu’nun görüşünü alarak Türkiye genelinde üç ay süreyle olağanüstü hâl ilan etti. Olağanüstü hâl, ilki 19 Ekim 2016’dan itibaren üç ay olmak üzere yedi kez tekrarlanarak toplam iki yıl devam etti. Aradan yıllar geçti ama FETÖCÜ AVI devam ediyor. Bu ne bitmez tükenmez FETÖYMÜŞ BÖYLE. Şairin deyişiyle sormak gerekir:

Mest-i nâzım kim büyütdü böyle bî-pervâ seni

Kim yetiştirdi bu gûne servden bâlâ seni

Evet, gerçekten de millet FETÖCÜLÜKLE DAMGALANMAK KORKUSUYLA SİNDİRİLMİŞTİR. FETÖ BELASI, MİLLETİMİZİN  BAŞININ UCUNDA ADETA DEMOKLESİN KILICINA DÖNÜŞMÜŞTÜR. RABBİM, MASUM KULLARINI KURU İFTİRALARDAN KORUSUN, AMİN!

ANEKDOT

Merhum Süleyman Demirel ile ilgili anlatılan bir anekdot vardir. (NURCULAR) olarak bilinen cemaatten bir heyet ilk Başbakan seçildiğinde kendisini ziyaret ederek “Kabinede, ağabeylerden bakanlar isteriz” demişler.

Merhum Demirel gülümseyerek cevap vermiş:

-Kabinenin Başa (yani kendisi) NURCU, daha ne istersiniz!

Bu anekdottan yola çıkarak asıl Fethullahçıların kim olduklarını anlamışsınızdır, herhalde…

Not: Bütün seçimlerde Demirel’i destekleyen Nurcu cemaati Demirel için (NURLU SÜLEYMAN) derlerdi.

TAŞLAMA

KARA KAPLI KİTAP VAR

VE KIRMIZI KİTAP VAR

BİZİM YAZGIMIZ OLMUŞ

BİLİNİZ BU KİTAPLAR

 

(FETÖ) GİRMİŞ DİYORLAR

BU KIRMIZI KİTABA

BAŞKA KİMLER-KİMLER VAR

BU KİTAPTA ACABA

 

KARA KAPLI KİTAPTAN

KIRMIZI KAPLISINA

GEÇTİK TERAKKİ VARDIR

DİYEBİLİRİZ BUNA

 

FETÖCÜ DAMGASINI

YEDİNİZ Mİ YANDINIZ

BU BİR TERÖR ÖRGÜTÜ,

CEMAAT Mİ SANDINIZ!

 

ŞİMDİ FETÖ’DÜR, FETÖ

EN TEHLİKELİ ÖRGÜT

FETÖ’YÜ DUYDUĞUNDA

YÜREKLER ATAR KÜT-KÜT!

 

PKK DA NE İMİŞ

FETÖ’NÜN KARŞISINDA

PKK’YI KURAN DA

FETÖ İMİŞ ASLINDA

 

AMAN DİKKATLİ OLUN,

BULAŞMAYIN FETÖ’YE

DAHA ÇOK UZUN YILLAR

SÜRECEK BU HİKÂYE

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER