Osmanlı’da II. Abdulhamid döneminde Maarif Nazırlığı (Milli Eğitim Bakanlığı) görevini üstlenen biri tarafından söylendiği iddia edilen “Şu mektepler olmasaydı, ben bu maarifi ne güzel idare ederdim” sözünü mutlaka duymuşsunuzdur. Bu vecizeyi(!) yumurtlayanın adının da Emrullah Efendi olduğu iddia edilir. Kim olduğu bizi ırgalamaz. Biz bu vecizeyi “Ah bu anayasa mahkemesi olmasaydı, devleti ne güzel idare ederdik” şekline evireceğiz.
Bilindiği gibi, Türkiye’de en yüksek adalet organı ANAYASA MAHKEMESİDİR.Nitekim, anayasanın 158. Maddesi bunu açık bir ifadeyle vurgulamaktadır.
İşte Anayasa’nın 158. Maddesi:
“F. Uyuşmazlık Mahkemesi
Uyuşmazlık Mahkemesi adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir. Uyuşmazlık Mahkemesinin kuruluşu, üyelerinin nitelikleri ve seçimleri ile işleyişi kanunla düzenlenir. Bu mahkemenin Başkanlığını Anayasa Mahkemesince, kendi üyeleri arasından görevlendirilen üye yapar.
Diğer mahkemelerle, Anayasa Mahkemesi arasındaki görev uyuşmazlıklarında, Anayasa Mahkemesinin kararı esas alınır.” Bundan daha açık bir ifade olabilir mi. ANAYASA, KESİN KARARI, “ANAYASA MAHKEMESİNİN KARARI” OLARAK ÖNGÖRMEKTEDİR.
Oysa, bazı devlet büyüklerimiz Anayasayı tanımadıklarını, kararlarına uymayacaklarını açık bir şekilde ifâde etmekten çekinmemektedirler.“Anayasa Mahkemesinin verdiği karara uymuyorum, saygı da duymuyorum” diyen devlet büyüklerimiz var. Bir Devlet büyüğümüz de anayasa mahkemesinin Can Atalay ile ilgili kararına atıfta bulunarak:
“PKK’ya para akıtılmasının önünü açan Anayasa Mahkemesidir. Terörist Demirtaş’ın lehine hak ihlali kararı verip 50 bin lira tazminat ödenmesine hükmeden Anayasa Mahkemesidir. Leyla Güven, Ömer Faruk Gergerlioğlu, Figen Yüksekdağ, Can Dündar başta olmak üzere PKK’lı ve FETÖ’cülere hak ihlali kararıyla can simidi uzatan Anayasa Mahkemesidir. Dağda, ovada, sınır içinde, sınır ötesinde başını ezdiğimiz hainlerin sırtını sıvazlayan Anayasa Mahkemesidir. Türkiye’nin ve Türk milletinin helal haklarını alenen ihlal eden bu mahkeme, muhtemeldir ki, böyle giderse Fetullah Gülen ile Murat Karayılan’a bile hak ihlali kararıyla kucak açacaktır. Bize göre Yargıtay 3. Ceza Dairesi görevinin gereğini eksiksiz yapmıştır. Bugünkü sorun yumağının temelinde de Anayasa Mahkemesi’nin vatan ve millete kast eden lekeli kararları bulunmaktadır.”
Buyurarak, Anayasa Mahkemesi Hâkimlerini adeta terör örgütleriyle işbirliği içindeymiş gibi göstermiştir.
Öyle anlaşılıyor ki, Anayasa Mahkemesinin kararlarından hayli rahatsız olan devlet büyüklerimizin anlayışları da “mektepler olmasaydı, maarifi ne güzel idare ederdim” vecizesini yumurtlayan Marif Vekilinden pek farklı değil. Onlar da zımmen“Ah, bu anayasa mahkemesi olmasaydı, devleti ne güzel idare ederdik” demeye getiriyorlar…
ARZULADIKLARI ANAYASASISIZ, KANUNSUZ, KURALSIZ “PADİŞAHIM ÇOK YAŞA” REJİMİ OLSA GEREK
TAŞLAMA
FİRST LADY’LER GAZZE
İÇİN TOPLANIYORLAR
KOCALARINDAN BİLE
DAHA CESUR KADINLAR
HEMŞİREMİZ EMİNE
HANIM ÖNDERLİĞİNDE
FİRST LADYLER NELER
SÖYLEYECEKLER DİNLE
NE DE OLSA SİİRTLİ
EMİNE HANIM BELLİ
VE HER SİİRTLİ GİBİ
MERHAMETLİ, YÜREKLİ
KADINLAR KADAR CESUR
OLMAYINCA LİDERLER
SÖYLENECEK SÖZLERİ
EŞLERE DEVREDERLER
FİLİSTİN DAVASINI
KADINLAR ÇÖZECEKTİR
KADINLARINA GÖRE
BİL LİDERLER ÜRKEKTİR
GAZZE’DE ŞEHİT OLAN
BEBEK, ÇOCUK VE KADIN
EY ERKEK GEÇİNENLER
KADINLARDAN UTANIN
YORUMLAR