Bilindiği gibi Mayıs ayının ikinci pazar günleri (ANNELER GÜNÜ) olarak kutlanır. Sözde medeni dünyanın (ANNELER GÜNÜ) adı altında kutlama düzenlemelerinin geçmişi yüzyılın biraz üzerindedir. Oysa İslam Dini bundan 1500 yıl öncesine dayanan bir süreden beri özellikle ANNELERİN ÖNEMİNE vurgu yapmıştır. Gerek ayet-i kerimelerde, gerekse hâdis-i şeriflerde annelerle ilgili o kadar çok emir ve tavsiyeler var ki, yüce dinimizin ANNELERE VERDİĞİ ÖNEM GAYETLE AÇIKTIR. Peygamber Efendimiz Hazret-i MUHAMMED’İN (O’na, al ve ashabına salat ve selam olsun) buyurmuş oldukları (CENNET ANNELERİN AYAKLARI ALTINDADIR) mealindeki hâdis-i şerifleri dinimizin annelere verdiği önemi belirtmek açısından yeterlidir.
İslam dininin temel kaynakları olan ayetler ve hadis-i şerifler ışığında anne ve baba hakkına riayet konusunda verilen emirleri okuyucularımızın dikkatlerine sunmak istiyoruz:
*Biz, insana, ana-babasına iyilik etmeyi emrettik. (Ankebut)
“Rabbin, yalnız kendisine tapmanıza ve ana-babaya iyi davranmanıza hükmetmiştir. Eğer ikisinden biri veya her ikisi senin yanında kocayacak olursa, onlara ‘ÖF!’ bile deme ve onları azarlama; onlara güzel söz söyle. Onlara acıyarak alçak gönüllülük kanatlarını ger ve ‘Rabbim küçükken beni büyüttükleri gibi, sen de onlara acı’ de.”
*(Ana-babasına hizmet edenin ömrü bereketli ve uzun olur.)
*(Ana-babasını dine uygun hizmetleriyle razı eden Allahü teâlâyı razı etmiş olur onları gazaplandıran Allahü teâlâyı gazaplandırmış olur.)
*(Ana-babası yanında ihtiyarladığı halde [rızalarını alamayıp] Cenneti kazanamayanın burnu sürtsün.)
*Anneye hürmet ve hizmet babadan önce gelir. Hadis-i şeriflerde buyruldu ki: (Anneye yapılan iyiliğin ecri iki mislidir.)
*(Önce annene sonra babana kız kardeşine erkek kardeşine ve sırası ile diğer yakınlarına iyilik et!)
*(Veysel Karani’nin kavuştuğu bütün ihsan ve dereceler anasına yaptığı iyilik sebebiyledir.)
*(Ya Resulallah annem müşriktir. Ona iyilik etmem caiz midir?) diye sorana (Evet annene iyilik ve ihsanda bulun!) buyruldu.
*İyilik etmek. Ana-babaya iyilik ve ihsan evlada farzdır. Hadis-i şeriflerde buyruldu ki: (Ana-babasına iyilik eden evlat Peygamberlerle beraber Cennete girer.)
*(Ana-babasına iyilik edenin ömrü uzun rızkı bereketli olur.)
*(Ana-babanıza ihsan ederseniz çocuklarınız da size ihsan eder.)
*(Sen de malın da babana aittir.)
*Asi olmamak karşı gelmemek. Hadis-i şeriflerde buyruldu ki: (Ana-babaya karşı gelmek büyük günahtır.)
*(Ana-babasına asi olan Cennete giremez.) [Nesai]
*(Ana-babasına karşı gelenin ömrü bereketsiz ve kısa olur.)
“De ki: ‘Gelin, size Rabbinizin haram kıldığı şeyleri anlatayım. O’na hiçbir ortak koşmayın. Ana-babaya iyi davranın.”
“Biz insana, ana-babasına karşı iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Zira annesi onu (karnında) güçlükle taşımış ve güçlükle doğurmuştur. Taşınması ve sütten kesilmesi otuz ay sürer. Sonunda (büyüyüp) olgunlaşıp da kırk yaşına varınca: ‘Rabbim! Bana ve ana-babama verdiğin nimete şükretmemi ve senin hoşnut olacağın yararlı işler yapmamı sağla; soyumu da (iyi insanlar) yap. Ben sana yöneldim; ben kendimi sana verenlerdenim’ der.”
“Rabbimiz! Hesabın görüleceği günde, beni, ana-babamı ve inananları bağışla.”
“Sana ALLAH yolunda mallarını neye harcayacaklarını sorarlar De ki: ‘Vereceğiniz nafaka anne baba en yakınlar öksüzler yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Hayır olarak daha ne yaparsanız ALLAH onu muhakkak bilir.” Dua: İbrahim Suresi/ 41:
“Ey Rabbimiz hesabın görüleceği kıyamet günü beni annemi babamı ve bütün müminleri bağışla!” İsra Suresi/ 24:
“İkisine de merhametle tevazu kanatlarını indir Ve şöyle de: ‘Ey Rabbim! Onların beni küçükten terbiye edip yetiştirdikleri gibi sen de kendilerine merhamet et’
Bir adam, Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme gelip, şöyle dedi:
“Ey Allahın Resulü! Kendisine iyilik yapmaya kim daha lâyıktır?’
“Annen, sonra annen, sonra baban, sonra yakınlık derecelerine göre diğer yakınların,” buyurdu.
Cahime dedi:
“Ey Allahın Resulü! Harbe katılmak istiyorum, sana danışmaya geldim.”
“Annen var mı?”
“Evet.”
“Onun yanından ayrılma! Çünkü cennet, onun ayakları yanındadır.”
Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
“Allah’ın hoşnutluğu babanın hoşnutluğunda, öfkesi de babanın öfkesindedir.”
Esma: Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme sordum:
“Müşrik olan annem yanıma geldi. Ona yardım edeyim mi?”
“Evet. Annene yardım et!” buyurdu.
Bir adam Peygamber sallallahu aleyhi ve selleme dedi ki:
“Ey Allahın Resalü! Çok büyük bir günah işledim, acaba tövbe edebilir miyim?”
“Annen var mı?” buyurdu.
“Hayır.”
“Teyzen var mı?”
“Evet.”
“Öyleyse ona bir iyilikte bulun!” buyurdu.
Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, bir gün oturuyordu. Sütbabası geldi. Ona hemen elbisesinin bir tarafını serdi. Sütbabası onun üzerine oturdu. Sonra sütannesi geldi. Elbisesinin öbür tarafını da ona serdi. O da onun üzerine oturdu. Sonra sütkardeşi geldi. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem hemen ayağa kalktı, onu önüne oturttu.
Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
“Ana babasına iyilik yapana ne mutlu! Allah onun ömrünü artırsın!”
Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:
“Babalarınıza iyilik edin ki, oğullarınız da size iyilik etsin. Siz kendiniz namuslu olun ki, kadınlarınız da namuslu olsunlar.”
Evet, yukarıda meallerini sunduğumuz ayet-i kerime ve hâdis-i şeriflerden de anlaşılacağı üzere, Müslümanlar için her gün “ANNELER GÜNÜDÜR.” Amma, madem yıl içinde böyle bir gün özelleştirilmiş, o halde, Annenize hediye almak mı istiyorsunuz, elbette alınız. Ancak unutmayınız ki, annelerin istediği hediye değil, yılın 365 gününde de çocukları tarafından hatırlanmak ve sevilmektir.
İşte, din-i İslâm ve işte ana-baba haklarına verilen önem. Yılda bir gün değil, yılın her günü…