MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısı ile (HÜKÜMET, APO VE DEM PARTİSİ) üçgeninde başlatılan BARIŞ SÜRECİ, DEM heyetinin önce İmralı’ya gidişleri, şimdi de siyasi parti ziyaretleriyle devam ediyor.
Adalet Bakanlığının (makul bir süre sonra) olarak tanımladığı zaman dilimi sonrasında DEM Parti adına Van Milletvekili Pervin Buldan ve İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, helikopterle İmralı’ya götürülerek, PKK terör örgütünün kurucu lideri Abdullah Öcalan (APO) ile görüşmeleri gerçekleştirilmişti. Görüşme sonrasında paylaşılan açıklamada Abdullah Öcalan ile ilgili olarak: “Kendisinin sağlığı iyi, morali oldukça yüksekti. Kürt Sorununa kalıcı çözüm bulmaya yönelik yaptığı değerlendirmeler hayati önemdeydi” değerlendirmesi yapılmıştı.
DEM Parti İmralı heyeti, APO’yu ziyaretlerinin ardından yanlarına terörist olduğu gerekçesiyle Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden alınarak yerine kayyım atanan Ahmet Türkü de alarak önce Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ile daha sonra da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve CHP ile görüşmelerde bulundular. DEM heyetinin, Edirne Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı da ziyaret ettikten sonra tekrar İmralı’ya gidecekleri belirtilmekte.
Ahmet Türk’ün açıklamasına göre, Abdullah Öcalan, ikinci veya üçüncü görüşmede terör örgütlerine (SİLAHLARI BIRAKIN) çağrısı yapabilir.
Buraya kadar her şey güzel de, Abdullah Öcalan’ın (APO) çağrısı durumunda başta PKK olmak üzere, aynı doğrultudaki terör örgütleri silahları bırakacaklar mı. Türkiye, YPG’yi PYD ile birlikte PKK’nın Suriye uzantısı olarak kabul etmekte ve terör örgütü olarak tanımlamaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı resmî sitesinde, “PYD/YPG’nin PKK ile ilişkisi açıktır.” Diyerek bir gerçeğe vurgu yapmıştır.
Suriye ve Irak’ta PKK’nın yanı sıra PYD/YPG terör örgütleri var. Bir iddiaya göre bu üç örgütte toplam 100 bin kadar silahlı terörist bulunmaktadır. Peki, bu kadar terörist nasıl barınıyor, nasıl geçiniyor, silahlarını, mühimmatlarını, iaşelerini, ibatelerini kim sağlıyor. Bunu bilmek için müneccim olmağa gerek yok. Elbette ki ABD!
Diyeceğimiz şu ki, terör örgütleri APO’nun değil, ABD’nin güdümündedirler. ABD, ne derse onun dedikleri doğrultuda hareket edecekler. Hatta, sözde Suriye’de iktidarı ele geçiren HTŞ’nin bile ipleri ABD’nin elindedir. Abdullah Öcalan (SİLAHLARI BIRAKIN) derse bile, ABD ne derse o olacak.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: “Bölücü caniler ya bir an önce silahlarını gömecekler, ya da silahlarıyla birlikte toprağa gömülecekler” demesi de, terör örgütlerinin silahlarını bırakmaya pek niyetli olmadıklarının sunumu gibi…
Akıllara takılan bir istifham da, DEM Parti adına görüşmeleri neden mevcut eş başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan değil de Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan yürütüyorlar. Terörist olduğu gerekçesiyle Belediye Başkanlığı görevinden alınarak yerine kayyım atanan Ahmet Türk, hangi sebeple heyete dahil edildi.
Önümüzdeki günler, çok şeye gebe. YÜCE RABBİM TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİ HER TÜRLÜ BELALARDAN KORUSUN, BİRLİK VE BERABERLİĞİNİ, ÜNİTER YAPISINI BOZDURMASIN!
TAŞLAMA
DEM PARTİSİ HEYETİ
SİYASİ PARTİLERLE
GÖRÜŞMELER YAPMAKTA
NE ÇIKAR BEKLE HELE
APO ÇAĞRI YAPSA VE
(SİLAHLARI SIRAKIN)
TAKARLAR MI APO’YU
ŞÜPHELİDİR BU BAKIN
PKK, PYD VE
HTŞ’NİN DE İPİ
ABD’NİN ELİNDE
BU GERÇEĞİ GÖRMELİ
ABD İSTEMEZSE
SİLAHLAR BIRAKILMAZ
GERÇEKÇİ OLMALIYIZ
DURUMU GÖRÜP BİRAZ
SINIRIMIZA KOMŞU
YÜZBİN TERÖRİST VARDIR
ABD’NİN EMRİNDE
OLAN MİLİTANLARDIR