Siirt’in önemli eksikliklerinden bir tanesi de müzesinin olmayışıdır.
Günümüz de geçmişi bir kaç yüz yıla dayanan ilçeler, bir değil birden çok müzeye sahip olurken 12.300 yılı bulan geçmişe sahip, çok zengin bir kültüre sahip kadim kent Siirt’in bir müzeye sahip olmaması bu memlekete gönül veren herkesi üzmeye yeter.
Bu güne kadar ilimizde müze kurulması için bir çok girişimler yapıldı. Hatta kanun teklifi bile verildi.
Sayın Afif Demirkıran ve Sayın Yılmaz Helvacıoğlu’nun parlamenter olarak Türkiye Büyük Millet Meclisinde ilimizi temsil ettiklerinde bu konuda girişim yapmış ve diğer bazı illerin milletvekillerinin de desteğini alarak kanun teklifi vermişlerdi.
Ancak bu teklifin ele alınmasına sıra gelmeden yasama yılı sona ermiş ve teklif kadük olmuştu. Yani tabiri caizse sümen altı olmuştu.
Daha sonra da görev yapan parlamenterlerimiz de bu konuda bakanlar ve genel müdürler düzeyinde girişimler yapmış, ancak her biri bizi ayrı bir heyecana sevk eden bu girişimlerden bir sonuç alamadık.
Bu yüzden başlığı bir soru cümlesi şeklinde düzenledim. Yani yoğurdu üfleyerek yiyelim.
Bir yandan bunu derken öbür yandan Milletvekili sayın Mervan Gülün, Kültür ve Turizm Bakanı sayın Mehmet Nuri Ersoy’la görüşmesinin ardından yaptığı müzenin ihale sürecinin ocak ayında başlayacağı yönünde ki açıklamasına inanıyorum.
Çünkü durum bu defa farklı. Bu konuda epey yol almış durumdayız. Öncelikle geçtiğimiz yıllarda bu müzenin kurulmasına ilişkin karar alınmıştı.
Bu kararın ardından uzman heyet Siirt’e gelmiş, yaptığı incelemelerin ardından bu müzenin eski hükümet konağında karar vermiş ve buranın deprem güçlendirmesi yapıldı.
2023 yılı bütçe kanununa Siirt Müzesi için yönetici ve personel kadrosu tahsis edilmişti.
Evet özetle geçmişe bakarak bir yandan yoğurdu üfleyerek yiyelim ama öbür yandan da umutlarımızı da koruyalım.
YORUMLAR