Mustafa Kemal Paşa’nın (ATATÜRK) Ankara’ya giriş tarihi 27 Aralık 1919’dur. 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan Mustafa Kemal Paşa, Padişahtan ve İstanbul hükümetinin ülkeyi kurtarabileceğinden umudunu kesince, ülkeyi kurtarmak kararlılığı ile çalışmalar başlatmak için kolları sıvamıştı. Samsun’dan Erzurum’a geçen Mustafa Kemal (23 Temmuz – 6 Ağustos 1919) tarihleri arasında düzenlenen Doğu Anadolu Vilâyetleri Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin Başkanlığına seçildi. On dört gün süren Erzurum Kongresinde Millî sınırlar içinde kalan vatanın bir bütün olduğu, asla bölünemeyeceği, milletin gerektiği zaman düşmanlara karşı vatanını koruyacağı, dış devletlerden hiçbirinin manda ve himayesinin kabul edilmeyeceği gibi önemli kararlar alındı. Erzurum kongresine ülkenin hemen her ilinden delegeler gitmişti. Siirt’i temsilen de Şehrimizin eşraflarından Merhum Cemil Aydın kongreye katılmıştı. Bu önemli kararlardan sonra bir de Temsil Heyeti seçildi. Mustafa Kemal Paşa bu heyetin başkanlığına getirildi. Kongrenin verdiği kararlar, bütün memlekete ve yabancı hükümetlerin temsilcilerine bildirildi.
Mustafa Kemal Paşa, milli hareketi daha çok genişletmek ve geliştirmek için 2 Eylül’de Sivas’a geçti. Burada, bütün memleketi ilgilendirecek bir kongre toplamak ve daha temelli kararlar almak istiyordu. Hatta bu iş için daha Samsun’a çıkar çıkmaz çalışmaya başlamış, Amasya’dan bütün illere ve komutanlara bir genelge göndererek Sivas’ta büyük bir milli kongre toplanacağını, her ilin bu kongreye temsilciler göndermesini istemişti.
Türkiye’nin her yerinden giden temsilcilerin katılması ile 4 Eylül 1919’da Sivas’ta kongre düzenlendi. Mustafa Kemal’in yine başkanlığa seçildiği kongre yedi gün devam etti. Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin adı değiştirilerek ve öteki müdafaa cemiyetleriyle de birleştirilerek bir tek millî cemiyet haline getirildi, adına da Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti denildi. Manda ve himaye sorunu üzerinde kesin kararlar alındı ve hiç bir suretle manda ve himaye kabul olunmayacağı vurgulandı.
Mustafa Kemal Paşa’nın ülkeyi kurtarmak kararlılığıyla asıl hedefi ise Ankara’ya geçmek ve orada Milleti temsil edecek bir meclis kurmaktı. Bu kararlılıkla yola çıkan Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları 27 Aralık 1919’da Ankara’ya vardılar. Ankara’ya gelişinde ilk karşılandığı yer Dikmen Keklikpınarı oldu. Ankara’nın ileri gelenleri Mustafa Kemal Paşa’yı ve arkadaşlarını karşılamışlardı. İşte, o günün anısına 1936 yılının 27 aralık tarihinde başlatılan BÜYÜK ATATÜRK KOŞUSU hemen her yıl ve aralıksız olarak sadece Ankara’da değil, Türkiye’nin bütün illerinde düzenlenmekteydi.
Lise sıralarında, biz de bu koşulara katıldık. Atatürk için koştuğumuzun bilinciyle hiç yorulmadık. Atatürk’ü unutturmak isteseler bili BİZ KARARLIYIZ, ATATÜRK’ÜN YOLUNDA İLERLEMEĞE DEVAM EDERKEN (KOŞAR ADIM MARŞ, MARŞ) DİYECEĞİZ.
Yorum yazımızı bir Ankara türküsünden alıntılarla noktalıyoruz:
ANKARA’NIN TAŞINA BAK
GÖZLERİMİN YAŞINA BAK
UYAN UYAN GAZİ KEMAL
ŞU FELEĞİN İŞİNE BAK
ANKARA’NIN TAŞTIR YOLU
DÖRT BİR YANI ASKER DOLU
YETİŞ ARTIK KEMAL PAŞA
KAN AĞLIYOR ANADOLU
KILINCINI VURDUN TAŞA
TAŞ YARILDI BAŞTAN BAŞA
UYAN DA BAK GAZİ KEMAL
BAŞIMAZA GELEN İŞE
ANKARA’NIN DARDIR YOLU
DÜŞMAN ALDI SAĞI SOLU
SEN GÖSTERDİN PAŞAM BİZE
BÖYLE GÜNDE DOĞRU YOLU