Gazetelerde çıkacak yazılar, bir gün öncesinden hazırlanır. 1943 yılının 26 Ağustos günü dünyaya TEŞRİF ETMİŞİM! Yani, BUGÜN BENİM DOĞUM GÜNÜM. Bu arada, gırgır mahiyetinde bir anımı anlatayım. Yine bir 26 Ağustos günü, bir grup samimi arkadaşlarla oturmuş sohbet ederken, espri olsun diye sordum:
-26 Ağustos gününün önemini bilen var mı!
Arkadaşlar, sorumu ciddiye aldılar. Kimi:
-Sakarya Savaşı’nın başlama tarihi, dedi, kimi:
-Alparslan’ın Anadolu’yu fethi! diye cevaplandırdı.
Kimi de:
-Başkomutanlık Meydan Savaşının başladığı gün! dedi.
Ben de espriyi patlattım:
-Hiç biriniz bilemediniz! Bugünün en büyük önemi (ŞEYH AHMED EL SİİRTLİNİN DOĞUM GÜNÜ OLMASIDIR!)
Espriyi farkeden Arkadaşlar:
-Gerçekten bugün senin doğum günün mü! diyerek kahkahayı bastılar ve haliyle doğum günümü kutladılar.
Evet, ben AHMET ARITÜRK 1943 yılının 26 Ağustos günü dünyayı ŞEREFLENDİRMİŞİM! Dönüp baktığımda, ardımda koskoca 80 yıllık bir ömür bırakmışım. Kendi kendime şu soruları sordum:
-Annemi, babamı ben mi seçtim!
Hayır!
Doğduğumda rahmetli dedem sağ kulağıma ezan, sol kulağıma ikamet okumuş. Yani, dinimi de ben seçmedim. Müslüman olarak doğmuşum.
Peki, Siirt’te doğmayı ben mi seçtim. Onun da cevabı (HAYIR!) Ben doğduktan sonra gitmişler adıma bir kimlik cüzdanı çıkarmışlar. Oysa, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı olmayı da kendim seçmemiştim.
Evet, dünyaya gelirken kendi irademle seçtiğim hiçbir şey yoktu. Annemi, Babamı, ailemi, memleketimi, vatanımı, dilimi, dinimi de ben seçmemiştim. Doğumla birlikte kendiliklerinden oluşan hallerdi.
Peki, Türkiye’de değil de Fransa’da,. Almanya’da, İngiltere’de veya Afrika’nın Etiyopya’sında doğmuş olsaydım!
Diyeceğim şu ki, dünyaya kendi irademizle gelmediğimiz gibi, kendi irademizle de gitmeyeceğiz. Bu bir gerçektir ki, Hıristiyan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelseydim, Hristiyan; Yahudi bir ailenin çocğu olarak doğsaydım, Yahudi; hatta, Hindistan’da doğsayddım, Hindu olur, ineğe tapardım.
Din değiştirmek kadar zor bir durum yoktur. İnsanların binde biri bile din değiştirmez, kendi doğdukları din üzerinde kalırlar. Çünkü herkes kendi dinini HAK DİN kabul eder. Bırakın din değiştirmeyi, mezhep değiştiren bile adeta yok gibi. Siz hiçbir ALEVİ’NİN, SÜNNİ OLDUĞUNU; YA DA BİR SÜNNİ’NİN ALEVİ MEZHEBİNE GEÇTİĞİNİ DUYDUNUZ MU.
Sonuç itibarıyla diyeceğim şu ki, hiçbir insan ne kendi annesini-babasını, ne dilini, ne dinini, ne ırkını, ne vatanını seçmek hakkına sahip olarak dünyaya gelmez. Bunlar, dünyaya gelmesiyle birlikte kendiliğinden oluşan durumlardır. Bu bakımdan kimseleri dini, dili, ırkı dolayısıyla küçümsemek gibi bir hakkımız yok!
KİŞİNİN ÖLÇÜSÜ DİLİ, DİNİ, IRKI, SOYU, SOPU DEĞİLDİR. İNSANLIĞIDIR. İNSANLIĞA FAYDASI VARSA, İNSANDIR. İNSANLIĞA ZARARI VARSA, EN TEHLİKELİ HAYVANDAN DAHA HAYVANDIR. AHİR KELAM, GERÇEK İNSAN GİBİ İNSAN OLMAĞA BAKALIM.
TAŞLAMA
(NAS VAR) DEDİ TUTTURDU
HANİ NAS’A NE OLDU
REİS KENDİ KENDİNE
(EKONOMİST) DİYORDU
ŞİMŞEK ÇAKTI BİR BAKTIK
NAS’I PAS GEÇMİŞLER HEP
YEDİBUÇUK PUANLIK
ARTIŞA NEDİR SEBEP
BEKLENEN ARTIŞ ELBET
YEDİBUÇUK DEĞİLDİ
BU YÜKSEK ARTIŞ İLE
TÜM DENGELER DEĞİŞTİ
İKİ-ÜÇ PUAN ARTIŞ
BEKLERKEN YATIRIMCI
YEDİBUÇUK PUANLA
ROTASINI ŞAŞIRDI
ALTIN VE DÖVİZ DÜŞTÜ
BORSA YÜKSELMEKTEDİR
İNGİLİZ MEHMET DEMİŞ
NAS’I TUTTURMAK NEDİR
İNGİLİZ MEHMET NAS’IN
YERİNİ ALMIŞ BELLİ
ŞİMŞEK ÇAKTI NAS YATTI
OLAN BUDUR DEĞİL Mİ