CAN PAZARI!

Geçen Cumartesi günü Siirt hava limanımızdan İstanbul’a uçabildik sefer iptali yaşanmadığından… Uçağa binildiğinde korona virüsünden korunmak adına kalabalıklara katılmamak gerektiğine yönelik yapılan açıklamalar nedeniyle bazı hemşerilerimin duydukları endişeyi dile getirdiklerine tanık olunca moral vermeye çalıştım kendilerine… Bazı yolcular maske takmışlardı ve bu önleme değinen başka hemşerilerim;  “Baktığımız eczanelerde maske bulamadık.. Kısa zamanda bu eksikliği gidermeye çalışacaklarını söylediler..” diyerek dile getirdiler maske kullanmama nedenini…

Saat 16.15’te İstanbul hava limanına indiğimizde dikkatimi çeken husus, daha önce gidip-geldiğimdeki gibi bir kalabalığı kucaklamadığıydı ve bu nedenle ölümcül virüs için “Kalabalıktan kaçının!” diye çekilen dikkate riayet ettiğine hükmettim vatandaşlarımızın… Bizleri karşılamaya gelen araca binerek Fatih’e doğru yoıl alırken de sorgulamaya çalıştım  18 milyon nüfuslu İstanbul’umuzda korona virüsünün sebebiyet verdiği sıkıntıları…

“Virüsün ülkemizde de görüldüğünün açıklanması üzerine AVM’ler ve diğer büyük marketler adeta talan edildi… Bazı gıda ve temizlik malzemelerinin fiyatlarına aşırı zamlar yapıldığı halde, halkımızın bu maddelerden edinmek için yarış içine girmeleri, sözü edilen fırsatçılığı teşvik edici çok önemli bir faktör oldu…  Okulların tatil edilmesi ve alınan diğer önlemler işin ciddiyetini ortaya koyduğundan uyarılara riayet ediliyor… Bugünlerde özellikle kalabalık yerlerde gözden kaçmayan bir tenhalaşma var ve dile getirilen önlemler doğrultusunda bu tenhalaşmanın artarak devam edeceği tahmin ediliyor.. Trafikteki yoğunlukta da azalma var ve bunun en önemli nedeni okulların tatil edilmiş olmasıdır… Virüsün başka ülkelerden geldiği gerçeğine bakıldığında; İstanbul ve Ankara’nın daha çok risk taşıdıklarını söylemek yanlış olmaz… ” sözleriyle aktarılan sıkıntıları dinlerken, dünyanın karşı karşıya kaldığı bu ölümcül virüsün 1960 yılından beri biliniyor olmasına rağmen, koruyucu aşısının bulunmamış olmasına  duyduğum üzüntü, tazelendi tekrardan…

3 gün boyunca ziyaret ettiğim mekanlarda dostlarım aynı sıkıntılardan söz ederlerken; “Piyasa zaten hareketsizdi ve korona virüsü yüzünden mevcut kesatlığın boyutları daha da büyüdü… Böyle olmakla birlikte virüsün ölümlere yol açmaması için alınan önlemleri benimsiyor ve bundan sonra da başka önlemlere gerek duyuluyorsa gecikmeden yaşama geçirilmesini temenni ediyoruz..” diye ifade ettiler tepkilerini özetle…

“Can pazarı” diye bir deyim var bilindiği gibi… Yani, can kaygısına düşüldüğünü içeren bir söylem… Son zamanlarda güzelim İstanbul’umuz da bir deprem yaşanabileceği açıklmasının endişesi taşınırken, korona virüsü sollamış oldu bu alandaki endişeleri… “Yüce Rabbim; bizi her türlü tehlikelerden koru” niyazında bulunuyor ve tehlikelere karşı her türlü önlemin gecikmesine meydan verilmemesini temenni ediyorum aynı zamanda…