Nöbetçi Eczaneler
Ortadoğu’nun kan deryasına dönüşmesi nedeni, çıkarlarını başka ülkelerdeki vatandaşların yaşamını hiçe sayan zihniyettir ve üzülerek belirtmek gerekir ki bu zihniyeti taşıyan süper güçler, kendilerine zarar verdikleri bazı ülkelerin desteğini alabilmektedirler ve bu gerçeği sağlıklı şekilde sorgulayan olmamaktadır.
Afganistan’da, Irak’ta ve Arap Baharı senaryosunun devreye sokulduğu ülkelerde hayatlarını kaybeden binlerce insanın yanı sıra, milyonlarla ifade edilenleri de başka ülkelere sığınmak mecburiyetinde kalmışlardır ve buna rağmen, emperyal denen güçler, bölgemizde istedikleri gibi at koşturmaya devam ediyorlar. 9 yılı aşkın zamandır komşu Suriye’de yaşanan iç savaştan en çok zarar gören ülke Türkiye’miz olmuştur ve halen de zarar görmektedir. Sadece çıkarlarının mücadelesini veren emperyal güçlere gelince, birbirleriyle karşı karşıya gelmek yerine başkalarını çatıştırma senaryolarını yaşama geçirmektedirler ve bu insanlık dışı barbar düşüncelerinde, maalesef istediklerini elde edebilmektedirler.
Emperyal güçler, başka bir ülkenin kendileri gibi güçlenmek ve küresel bazda söz sahibi olma hedefi güdecek olurlarsa onları engellemek için ne gerekirse yaparlar. “Arap Baharını” “Arap halkının uyanışı” olarak dile getirenlerin samimi olmadıkları bilindiği halde bu söyleme destek veren olması, coğrafyamızda daha çok kan akmasının önemli etkenlerinden biridir. Süper güçlerin senaryolarına aldananlar olmasaydı, bölgemizde diledikleri gibi cirit atamazlardı. Emperyal güçlerce başka ülkelerin kendileri gibi güçlenmesini önlemede devreye sokulan senaryonun en önemlisi ise, o ülkelerin ekonomisini çökertmektir ve bu hedefin yakalanması ülkeler içinde halkı birbirine kırdırmak, kimi ülkeleri savaştırmaktır. Bir zamanlar İran/Irak arasında cereyan eden savaşın uzun yılları kapsaması, işte sözünü ettiğim en etkili senaryonun sonucundan başka bir şey değildir.
Suriye’deki iç savaş nedeniyle ülkelerinden kaçarak ülkemize sığınan mülteci sayısının yaklaşık 5 milyon olduğu söylenirken, rakamın daha da fazla olduğu görüşünü taşıyanlar vardır. Ülkemizin mülteci hassasiyetini dikkate alanlar olmadı ve İdlib’de kahraman askerlerimizin şehit edilmesinden sonra Avrupa’ya gitmek isteyen mülteciler için kapıların açılması kararına tepki gösterenler olmaktadır. Bu gelişme de çıkarlarını insan kanı üzerine inşa etmekte sakınca görmeyen emperyal güçlerin umurunda değildir.
