Deprem bir kez daha deprem bölgesinde yaşadığımız gerçeğini hatırlattı. Bunu önümüzdeki günlerde ele almaya devam ederiz, ancak şimdi yaraları sarma zamanı ve hepimize bu konuda önemli görevler düşüyor.
Depremin duyulduğu andan itibaren devletin bütün kurumları seferber oldu. Ülkemizin her yanından arama kurtarma ekipleri sevk edilmeye başlandı. Bunların hemen ardından da çadır yemek ve diğer insani yardım malzemeleri yola çıkarıldı. Basından öğrendiğimiz kadarıyla daha sabahın ilk ışıkları ağarmadan geceyi açık havada geçiren vatandaşlara ya çadır ulaştırılmış ya da sağlam olan kamu binalarına yerleştirilmeleri sağlanmıştı.
Ancak bütün bunlara rağmen, kışın tam ortasında yakınlarını kaybeden evsiz, barksız kalan insanlar bizim yardımımıza muhtaç durumdadırlar ve bunlara karşı duyarsız kalamayız. İlk etapta AFAD ve Kızılay yardım kampanyaları başlattı ve bunu birçok kampanyanın daha takip edeceğine inanıyorum. Nitekim ilimizde de Asrın İş Adamları Derneği Siirt Şubesi de bir yardım kampanyası başlattı.
Siirt, bugüne kadar ülkemizde ve hatta dünyada meydana gelen felaketlere karşı duyarsız kalmamıştır. Siirt insanının genlerinde var olan yardımseverlik duygusu hemen harekete geçiyordu. Çocukluğumdan hatırlarım, böylesi felaketlerde mahalle aralarında yardım toplamak üzere dolaşan insanlara annelerimizin nasıl yardım ettiklerini. Adeta evi baştan aşağı gözden geçirir ve yarayabilecek bütün giysi ve diğer malzemeleri bu insanlara teslim ederlerdi.
Günümüzde günün koşullarına uygun olarak bu tür kampanyalar daha düzenli bir şekilde yürütülüyor. Siirtli hemşerilerimizin dün olduğu gibi bugünde aynı yardımseverlik duyguları ile hareket edeceklerine inanıyorum.
Şimdi kardeşliği göstermenin zamanı, yardımlaşmanın zamanı, şimdi yaraları sarma zamanı… Deprem gerçeği ve ilimizin durumunu daha sonraki günlerde ele alırız.
YORUMLAR