Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Cüneyt ARITÜRK
Cüneyt ARITÜRK

Diyanet İşleri Başkanlığından, Atatürk’ün Adına Ambargo!

Diyanet İşleri Başkanlığının ATATÜRK’ÜN adına koyduğu ambargoyu devam ettirdiği anlaşılıyor. Nitekim,  bu yıl da 23 Nisan öncesine denk gelen Cuma hutbesinde ne ATATÜRK’ÜN adına ne de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramına yer verilmemişti. Cuma namazlarına katılan muhterem cemaate soruyorum. 23 Nisanların, 19 Mayısların, 30 Ağustosların, 29 Ekimlerin haftasına denk düşen Cuma hutbelerinde ATATÜRK adını duyan işiten var mı!

Bu konuda ağır eleştiriler alan Diyanet İşleri Başkanlığı, bir ara fetva(!) mahiyetinde hutbelerde ATATÜRK’ÜN adının anılmayışını, Mustafa Kemal Paşa’nın 5 Mart 1924 tarihli genelgesine dayandırmak gereğine bağlamıştı. Genelgede, (Cuma Hutbelerinde bundan böyle hiç kimsenin adı okunmayacak) emri olduğu için ve ATATÜRK’ÜN EMRİNİ yerine getirmek açısından böyle bir uygulamada bulunuluyormuş! O zaman sormazlar mı “İyi de kardeşim, 15-20 yıl önce neden bu genelgeye aykırı hareket ediliyordu. Neden hutbelerde Mustafa Kemal’e ve silah arkadaşlarına yer verilmekteydi?”

Aslında bu genelge hilafetin kaldırılmasıyla ilgiliydi. Hilafetin ilga edilmesi tarihi 3 Mart 1924’tür. O tarihten önce, Cuma hutbelerinde Halifenin adı zikrediliyordu. Cuma hutbelerinde halifelerin adlarının okunması geleneği vardı. Bunun için de son halife Abdulmecid’in adı hutbelerde okumaktaydı. Bu genelgeyle istenen aslında kibar bir şekilde artık Cuma hutbelerinde Abdulmecid’in adının okunmamasıydı. Kamuoyunda meydana gelen tepkilerden sonra kendisini savunmak zaruretini hisseden Diyanet İşleri Başkanlığı, bu suretle 5 Mart 1924 tarihli genelgeyi mesnet olarak gösterdi. Tabii, bu millet bunu yutar mı!

Hadi diyelim ki Cuma hutbelerinde birilerinin adlarının okunmasını bizzat Mustafa Kemal Atatürk istemiştir. Peki, Mustafa Kemal ATATÜRK lalettayin biri midir. Atatürk, artık siyaset üstü bir kimliktir. Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu olarak, her zaman ve zeminde anılmayı anasının ak sütü gibi hakketmektedir. Bu gün camilerde hür bir şekilde Cuma hutbeleri okunabiliyorsa, bu onun eseridir. Hem unutmamak gerekir ki, Diyanet İşleri Başkanlığının kurucusu da bizatihi Mustafa Kemal Atatürk’tür!

Hem diyelim ki (haşa) Atatürk çok günahkâr biriydi. GÜNAHLARI YİNE DE YÜCE ALLAH’IN RAHMET DENİZİNDE BİR DAMLA BİLE OLMAZ! (ALLAH TAKSİRATINI AFFETSİN) DEMEK DE Mİ İÇİNİZDEN GELMİYOR. YAZIK, HEM DE ÇOK YAZIK!

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER