Zengini, daha zengin; fakiri, daha fakir yapmanın bir yolu da döviz ve altın fiyatlarını istikrarsızlaştırmaktır. Ben, 77 yaşında bir vatandaş olarak, gelmiş-geçmiş bütün hükümetler döneminde böylesine istikrarsız bir dönem yaşamadım. Her on gün içinde döviz fiyatlarında yüzde onu bulan iniş ve çıkışlar yaşanıyorsa, bunu nasıl tevil edeceğimizi bilemiyoruz. Acaba diyoruz, döviz ve altın fiyatları ani düşer ve ani yükselirken, yaşanan oyunlar olmuyor mu! Fakirleri, orta gelirlileri oyunlardan soyutlamak gerekir. Etleri, butları ne ki, böyle bir oyun içinde olabilsinler. Ama düşünün ki, yüzbinler ve hatta milyonlarla ifade edebilecek miktarda döviz ve altın birikimleri olanlar, fiyatların önce yükseleceğini, on gün gibi kısa bir süre içinde tekrar yükseleceğinin sinyalini almışlarsa, fiyatlar yükselince, birikimlerini bozdurur ve fiyatlar inince de yeniden satın alacak olurlarsa, on gün içinde sermayeleri yüzde on oranında artmış olacak demektir. Yani çalışmadan, alın teri dökmeden, on gün gibi kısa bir süre içinde servetlerini yüzde on oranında arttırmış olmaktadırlar.
Ha bakın, geçmiş dönemlerde de, döviz ve altın fiyatlarının yaşanan enflasyon veya devalüasyonlar sonucu kısa bir süre içinde yüzde 10’un üzerinde arttığı olmuştur. Ama, inişi olmamıştır! Şimdilerde on gün içinde füze hızıyla yükseliyor ve yine on gün gibi kısa bir süre içinde düşüyor. Anormal olan, istikrarı baltalayan durum budur.
Piyasayı böylesine istikrarsızlaştırmanın vebali büyüktür. Döviz ve altında fiyat hareketliliğinin bir yılda alması gereken mesafeyi, on gün içinde aldırırsanız, bunun adına zengini daha zengin, fakiri, daha fakir etmek politikası denilir. Hiç kimse kusura bakmasın, bunun vebali, istikrarsızlığa bilerek veya bilmeyerek yol açanlara aittir. Özellikle, ülkenin ekonomisine yön verenler, istikrarsızlıkların, dolayısıyla fakiri daha fakir, zengini daha zengin etmenin vebalinden kurtulamazlar.
Döviz ve altın fiyatlarının sabit kalması gibi bir kural yoktur. Ancak, inişlerin de, çıkışların da uzun süreler içinde gerçekleşmesi, ekonominin işlerliği açısından önemlidir. Döviz ve altın fiyatları hafif bir seyirle yükselir veya azalırsa, bunda vurgu olmaz, kimseler zarara uğramaz. Ama ülkemizde olduğu gibi, on gün içinde yüzde on yükselir, ve yine on gün içinde yüzde on düşerse ve bu durum süreklilik kazanmışsa, böyle durumlarda art niyet aramamak aptallık olur.
Ben şahsen, bu istikrarsız ani yükselişlerin ve inişlerin, birilerini daha zengin etmek politikasının sonucu olduğuna inananlardanım. Hele, piyasaya müdahale etmek, döviz ve altın fiyatlarını ani iniş ve çıkışlarla yönlendirmek gücüne sahip olanların kasaları döviz ve altınla doluysa, bunu pekala yapabilirler, yapabilirlerin ötesinde yaparlar. İnsanoğlu çiğ süt emmiştir. Servetine servet katmak hırsıyla yapamayacağı hiçbir oyun yoktur.
Vatandaşlar olarak, istikrarlı bir ekonomi istiyoruz. Döviz ve altın fiyatlarında iniş ve çıkışlar yüksek oranlarda ve ani olmasın. İnişler ve çıkışlarda yavaş ve istikrarlı olsun. Öyle olsun ki vatandaşlar önlerini görsün…
TAŞLAMALAR
PARA, GÜÇ DEMEK DOSTUM
PARAN VARSA GÜÇLÜSÜN
ŞAYET PARAN YOK İSE
HEM APTAL, HEM SUÇLUSUN!
HARUN’KEN, KARUN OLMAK
YOLUNU BULMUŞ BUNLAR
DESTEKLEYİCİLERİ
FİRAVUN’LAR, HAMAN’LAR
GİZLİ HESAPLARINDA
DÖVİZLERİ OLANLAR
VURGUN VURDULAR YİNE
KAZANANLAR HEP ONLAR
DÖVİZ VE ALTIN TAVAN
YAPTIĞINDA SATTILAR
DÜŞÜNCE TOPLAMAĞA
YENİDEN BAŞLADILAR
HARAM PARALARINI
KATLADILAR BU ARA
BUNLAR KİMDİR DİYORSAN
KARUN’LARI HATIRLA