Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Fatih ARITÜRK
Fatih ARITÜRK

(Dünya Madenciler Günü)

4 Aralık Günleri (Dünya Madenciler Günü) olarak kutlanır. Dünyanın en zor ve en riskli mesleğini yaparak, yeraltı kaynaklarını ülkelerinin ve insanlığın hizmetine sunan madencilerin, ekmeklerini kazanmak için  yerin metrelerce altında verdikleri mücadeleyi, birlikteliği, dayanışmayı başka hiçbir sektörde görmek mümkün değildir. Madencilik gerçekten çok zor, riskli  ve meşakkatli bir iştir.

Maden sektöründe çalışan işçilerin Soma’da, Zonguldak’ta, Yatağan’da, Ermenek’de, Karadon’da, Elbistan’da, Kozlu’da, Kemalpaşa’da, Dursunbey’de, Gediz’de, Siirt’te, Şirvan’da ve ülkemizin   diğer bölgelerinde yaşadıkları faciaları anımsayalım.

İşin gerçeği şu ki, maden ocaklarında yaşanan faciaların yüzde doksan dokuzunun sebebi işletme sahiplerinin, giderlerini düşük tutmak açısından gerekli yatırımları yapmamaları, önlemleri almamalarıdır.

Madencilik Gününün 4 Aralık olarak tespit edilmesinin de elbette bir sebebi vardır. Dünya Madenciler Günü Roma zulmünden kaçarak bir 4 Aralık günü madencilere sığınan Santa Barbara tarafından dünya madencilerine armağan edilmiştir. Rivayete göre, Roma İmparatorluğu zamanında, babasının gazabından kaçarak Nicomedia’da (bugünkü Kocaeli) madencilere sığınan ve onları koruyan Santa Barbara’dır.

Denetimsiz, güvencesiz, kuralsız koşullarda, ölümlerin; “Kader, Fıtrat, Alınyazısı” olarak tanımlandığı ülkemizde madenciler, alın terleriyle ve direnişleriyle herkese umut olmaya devam ediyorlar.

Özelleştirme, taşeronlaştırma, sendikasızlaştırma ve talan politikalarının hüküm sürdüğü bir ülkede, gerek işverenlerin gerekse sarı sendikacılığın emekçileri sömürdüğü, gerçek anlamda işçi sınıfı merkezli bir sendikal örgütlenme olmadığı, sürece daha önceleri muhtelif maden ocaklarında yaşanan facialar, başka maden facialarıyla devam edecektir.

Amasra’da yaşanan ve 42 madencimizi kaybettiğimiz facianın asli nedenleri; havza madenciliğinden uzaklaşılması, özelleştirme, kamusal denetim yapma görevi bulunan devlet kurumlarının hem nitelik hem de nicelik olarak yetersizliği ve siyasi kadrolaşma olduğu belirtilmektedir. TTK’da örgütlü bulunan, mevcut iktidarla sembiyotik ilişkiler içerisindeki sendika görünümlü çıkar örgütü yandaş memur sendikasının atamalara müdahalesi sonucu liyakat değil, sadakat öne çıkarılmaktadır.

Bilimle, emekle ve inatla, insan onuruna yakışan çalışma koşullarında, tüm emekçilerin söz, yetki ve karar sahibi olduğu sendikal çatı altında, işçi sağlığının, iş güvenliğinin ve iş güvencesinin öncelikli olduğu, o güzel günlerin geleceğine olan umudumuzu hiçbir zaman yitirmeyelim.

Anımsayalım, özellikle 2014  madenciler açısından FELAKETLER YILI olmuştu. Yılın en büyük maden faciası 13 Mayıs 2014’te Manisa’nın Soma ilçesinde yaşanmış, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen kömür ocağında meydana gelen facia gibi kazada tam 301 işçi hayatlarını kaybetmişti.

2014 yılının ikinci büyük maden faciası ise 28 Ekim günü yaşanmıştı. Karaman’ın Ermenek ilçesinde bir maden ocağında meydana gelen faciada 18 işçiyi sular yutmuştu.  İşçilerin maden ocağında toprak altında kalan bedenlerine peyderpey ulaşılmış, 4 Aralık 2014 gününe kadar 13 işçinin cansız bedenleri çıkarılmıştı.

Temennimiz madenciliğin iş kazalarının olmadığı, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alındığı, insan onuruna yakışır çalışma koşullarının sağlandığı göçüklerin ve ölümlerin yaşanmadığı bir sektöre dönüşmesidir.

Ülkelerin kalkınmasında çok büyük öneme sahip maden  sektörüne hizmet ederek, dünyanın en zor mesleğini yerine getirmeye çalışan tüm madencilerimizin (4 ARALIK DÜNYA MADENCİLER GÜNÜNÜ)nü kutluyor, bu uğurda yaşamını yitiren maden şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER