Toplumları ilgilendiren sayısız söylemler vardır ve bu söylemleri mümkün mertebe öğrenmeye çalışarak ne denmek istendiğini tahlil etmeye çalışmakta fayda vardır kanımca da… Bu söylemlerden bir; “Yöneticiler, iktidara saltanat sürmek için değil, millete hizmet için getirilmişlerdir. Ulusa karşı olan görevlerini kötüye kullandıkları takdirde, şu ya da bu biçimde ulusal iradenin kendi haklarında vereceği kararla karşılaşırlar. Ulus tarafından ulus adına devleti yönetmeye yetkili kılınanlar, gerektiğinde ulusa hesap vermek zorunda olduklarını bilmelidirler” sözleriyle dile getirilmiştir önder Atatürk tarafından ve halk sayesinde yüce makamlara ulaşanların nasıl hareket etmeleri gerektiğine dikkat çeken bir söylemdir anlaşılacağı gibi…
Birkaç örnek daha vermek isterim toplumu ilgilendiren söylemler konusunda…. “Demokrasinin bütün hastalıkları, daha fazla demokrasi ile tedavi edilir..” sözü, insan haklarının en iyi şekilde teessüsünün daha çok demokrasi ile sağlanabileceğini öngörmekte…
“Demokratik vatandaşın, politikada aktif olması ve politikayla ilgilenmesi gerekir” sözü de; politikayı bir avuç insanın tekelinde bırakmanın doğru olmayacağı anlamını içermekte… Günümüzde lider hegemonyası yaşanıyor olmasının en önemli nedeni, politikayı azınlığın tekelinde bırakmaktır maalesef…
“Hiçbir şey çıkar gruplarının etkisinden daha tehlikeli değildir…” sözünü göz önünde bulundurduğumda ise; emperyal güçlerin Ortadoğu bölgesinde çıkarları için binlerce insanın ölümüne ve milyonlarcasının başka ülkelere sığınmalarına yol açtığı gerçeğini anımsayarak çok isabetli bir söylem olduğunu ve çıkar gruplarının sadece emperyal güçlerden oluşmadığını düşündüm, kimi ülkelerin ekonomik alanda güçsüz kalmalarında, o ülkelerdeki çıkar gruplarının büyük vebal sahibi olduklarına hükmettim aynı zamanda… Toplumları ilgilendiren binlerce söylem daha vardır ve onları gazeteniz Siirt’in dar sütunlarına sığdırmaya imkan olmadığının altını çizerken, söylemler içinde beni en çok etkileyeninin; Kurtuluş Savaşımızın mimarı önder Atatürk tarafından dile getirildiğini vurgulamak isterim ayrıca… Bizleri özgürlüğümüze kavuşturan savaşın tüm evrelerini anlatan Büyük NUTUK’un özeti denilebilecek ve “Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza etmektir” diye başlayıp “Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur..” diye biten Gençliğe Hitabesinin kritiğini yaptığımda, yıllar öncesinden ülkemizin karşı karşıyla kalabileceği olası tehlikeleri çok isabetli şekilde belirlediği gerçeği nedeniyle ileri görüşlülüğünü takdir ediyor ve bizleri düşman işgalinden kurtarmak için silah arkadaşları ile canları pahasına peşlerinden giden aziz ecdatlarımıza olan borcumuzu hiçbir zaman ödeyemeyeceğimiz inancıyla rahmetler yağdırıyorum onlara, sayelerinde bir gavur ismi taşımadığıma şükrederekten…
Her karış toprağında şehit kanı bulunan bir cennet vatanı bizlere armağan eden atalarımızı her zaman minnet ve şükranla yad etmemiz gerekir derken, Kurtuluş Savaşımızın mimarı yüce önder Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nde dikkat çektiği önemli noktalar için azami duyarlılığı göstermenin, ülkemiz ve halkımızın selameti açısından büyük önem taşıdığını da vurguluyorum beni en çok etkileyen söylemi vesilesiyle…
YORUMLAR