İnternette gezinirken, Siirt’le ve Siirtlilerle ilgili paylaşımlar dikkatimi çekti. Siirtlilerin yaratıcı zekâlarına bir kere daha hayran kaldım. Hani (İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır) derler ya! İşte, tam bu örnek. Siirtli hemşerilerimiz hem geçmişteki Siirt’i yargılayarak kendi kendilerini tenkit ederlerken, örf ve adetlerimize çağrışım yapan gerçekleri de anımsatmaktan geri kalmıyorlar.
İnternet kullanıcısı bir bayanın, klasik Siirtliler gibi komşularını çatlatmak için kullandığı deyimler cuk diye oturmuş. (Ene boş fırhane! Ene boş ıkveyse! Navvıftu beyti, salluftu beyti, aynen ıl hasudin ğey tıkku = Çok sevinçliyim, çok güzelim. Evimi temizledim, derledim topladım. Kıskananların gözleri patlasın) diyen Siirtli ev kadını mı istersiniz, (Bıntılbeyt kenet avra ıssehhe bıntılbeyt iye fıl Internet = Evin kızı kördür derdik. Şimdi evin kızı internette) diyerek, eski örf ve adetlerle gırgır geçen Siirtliler mi arasınız! Siirtlilere beddua ettiği öne sürülen Şeyh Abdulvehhabın bedduasında ne kadar haklı olduğunu vurgulayanlardan mı!
(Delik tüfek icat oldu, mertlik bozuldu) deyiminde olduğu gibi, birilerine suçlar isnat eden, sevmediklerinin aleyhlerinde atıp tutanlar mı istersiniz. Tabii, isim olmayınca veya müstear isim kullanılınca, işler çıkmaza giriyor.
Gerçekten, internetteki paylaşımlarda çok dikkat çekici mesajlar var. Yazılanların çok değil, yüzde on’u bile doğruysa yeter de artar bile…
Evet, ne diyelim artık. EVİN KIZI İNTERNETTE…