Ünlü seyyah Evliya Çelebi Seyahatname adlı eserinde Siirti anlattığı bölümde Diyarbakır’dan ilimize gelirken balta girmemiş topraklarından geçtiğini belirtiyor.
Daha yakın bir zamana gelelim 1920 li yıllarda askeri doktor olarak Siirt’te görev yapan Kilisli Ahmet bey, hatıratında Botan kıyısında ancak 3-4 kişinin sarabileceği gövdelere sahip çok fazla sayıda ağaçtan söz ediyor.
Daha da yakın bir zamana gelelim.1960 lı yıllara kadar şimdiki Kızlartepesi parkının bulunduğu alan asırlık bıttım ağaçları ile doluymuş.
Benim hatırlayabildiğim döneme yani 1970 li yılların Siirt’ine baktığımızda Zevye Mezarlığının üst tarafında ki geniş alanda yine asırlık bıttımlarla doluydu.
Bıttımlık mevkii olarak bilinen bu alandan nefes açan bıttım kokulu hava estiğinde de insanlar rahatlar bıttımlık havası geldi diye konuşurlardı.
Bu örneklerin ardından günümüzde ki ağaç varlığını ele almaya insanın içi el vermiyor.
Orman fakiri bir il. Çorak araziler, adeta kelleşmiş tepeler. Baykan ilçemizdekiler hariç çoğu ıslah bekleyen bozuk ormanlar.
Bazen araçla bir saatlik yolda bile tek bir ağaca dahi rastlayamıyorsunuz. Gözleriniz adeta yeşile hasret kalıyor.
Özetle son 70-80 yılda ormanlarımızı bir çok nedenle büyük ölçüde yok etme başarısını gösterdik.
İl merkezi de yeşil örtü açısından çok iyi durumda değil. Son 40 yılda Yeni, Bahçelievler ve Kooperatif Mahallelerinde ki yeşillikleri yok ettik. Onların yerine beton dağları diktik. Şehir artık neredeyse nefes almakta zorlanır bir hale geldi.
Bu nedenle başta belediye ve orman işletme müdürlüğü dahil olmak üzere herkesin bu konuda gerekli çabayı harcaması ve dikim sezonunu iyi değerlendirmesi gerekiyor.
Özellikle Belediye Park ve Bahçeler Müdürlüğünün üstün bir performans göstermesi bekleniyor.

YORUMLAR