Kıbrıs adasındaki soydaşlarımızı Rumların zulmünden kurtardıktan sonra, aradan uzun yıllar geçmesine rağmen bu sorun, birçok önemli konuda karşımıza çıkarılmaktadır. Adada iki ayrı toplumun yaşadığı gerçeğini dikkate almayan AB’nin Kıbrıs Rum yönetimini üyeliğe kabul etmesi, sorunun çözümsüzlüğünü hedefleyen güçlerin senaryolarından başka bir şey değildir ve şüphesiz, ilan edilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini, her zaman için haksızlığa uğradıklarında müdafaa ettiğimiz Müslüman ülkelerin tanımamış olması ise üzücüdür.
KKTC’nin Güney Kıbrıs Rum yönetimi ile tampon bölge oluşturmak gayesiyle varıldığı belirtilen anlaşma doğrultusunda adanın KKTC sınırlarında yer alan ve askeri bölge statüsünde bulunan Kapalı Maraş Bölgesi’nin açılması için geçen yılın yaz aylarından itibaren planlanan bu hedefi gerçekleştirmeye yönelik çalışmaların hızlandırıldığı anlaşılıyor.
Rum kesimi, adanın iki ayrı federe devlet olarak kabul edilmemesi için elinden geleni yaparken, onların bu hedefine bir takım menfaatleri doğrultusunda destek verenler olmaktadır ve yukarda belirttiğim gibi Güney Kıbrıs Rum kesiminin AB üyeliğine kabul edilmesi, bu haksız tasarrufun sonucudur ve bundan böyle de aynı tutumun sergileneceğini söylemek için keramet sahibi olmak gerekmez. Adanın tümünü ilhak etmeyi hedefleyen Rum kesimi, ülkemizin soydaşlarını mezalimden kurtarmak gayesiyle ödediği bedeli göz ardı etmekte ve adil olacak kalıcı bir çözüme yanaşmama tutumunu sürdürmektedir. İşte bu bakımdan, Kıbrıs Barış harekâtlarından önce adanın turizm sektöründeki toplam gelirinin %54’ünü sağlayan Maraş’ın açılmasını Rum kesimi istemiyor ise de onların uzlaşmaz tutumları ve devam eden çok yönlü haksız tasarrufları nedeniyle açılması hedefinin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Kapalı Maraş’ta aralarında 7 yıldızlı otelin de bulunduğu çok sayıda lüks oteller, 99 eğlence yeri ve turistleri celbedecek çok sayıda turistik alanlar vardı ve böyle bir potansiyelin tekrardan yaşama geçirilmesinde geç bile kalınmıştır sanırım. Hiç kimselerin KKTC’nin bu güzelim tesisleri yeniden yaşama geçirmesine itiraz etme hakkı yoktur. Rum kesimi AB üyeliğine kabul edildiğinde, tepki göstermek adına kapalı Maraş açılabilirdi diyerek bu kararlılığın bir an önce yaşama geçirilmesini temenni ediyorum.
YORUMLAR