Mevlana Celaleddin-i Rumi Hazretlerine ait çok meşhur bir deyiş vardır.
Farsça aslı şöyledir:
BAZA, BAZA HERANÇ HEST BAZA
GER KÂFİR-Ü, GEBRU, PUTPEREST BAZA
İN DERGÂHİ, MA DERGÂH-İ NEVMİD-İ NİST
SAT BAR EĞER TEVBE ŞİKEST BAZA…
Türkçe’ye tercümesi ise:
GEL, GEL, NE OLURSAN OL, YİNE GEL,
İSTER KAFİR, İSTER MECUSİ,
İSTER PUTA TAPAN OL, YİNE GEL,
BİZİM DERGAHIMIZ, ÜMİTSİZLİK DERGAHI DEĞİLDİR,
YÜZ KERE TÖVBENİ BOZMUŞ OLSAN DA, YİNE GEL…
Şeklindedir.
Günümüzde, mülteciler konusunda Türkiye’yi yönetenlerin uygulaması da adeta bu deyimde gizlidir.
Ne diyorlar yetkililerimiz ve etkililerimiz:
GEL, GEL, YİNE GEL,
İSTER SURİYELİ, İSTER AFGANLI,
İSTER PAKİSTANLI, İSTER İRANLI
NE OLURSAN YİNE GEL
SINIR KAPILARIMIZ ARDINA KADAR AÇIK
Doğrusunu isterseniz, Suriyeliler için BİR MİLYON EV YAPILACAĞI haberleri yayılınca, şaşırmadım dersem yalan olur. Bu ülkede milyonlarca vatandaş işsiz, evsiz, barksız iken, Suriye’den gelen sığınmacılar için 1 milyon ev yapmak da ne demek oluyor. 1 milyon ev demek, her evde en az 4 kişi olacağı hesabından yola çıkılırsa, 4 milyon Suriyeli için kalıcı konut inşa etmek demektir. Yani, bu durumda en az 4 milyon Suriyeli Türkiye’de kalıcı olacak…
İşi yine MUHACİRİN-ENSAR şeklinde tevil ediyorlar ya! Bu benzetmelerde bulunanlar, Ensar ve Muhacirinlerin aziz ve mübarek ruhlarını ne kadar incittiklerinin farkında değiller mi acaba! Onlara göre, başka ülkelerden ülkemize gelen sığınmacılar MUHACİRİN, biz bu ülkenin insanları ise ENSARLARIZ öyle mi! Milleti, dini terimler kullanarak aldatmaktan vazgeçin. Ne ülkemize gelen sığınmacılar MUHACİRİN ne de biz bu ülkede yaşayanlar ENSAR değiliz, olamayız. Birbirimizi kandırmayalım. Ülkesinden kaçanlar nasıl MUHACİRİN olsunlar, kendi ülkelerinde kalıp, KÜFRE KARŞI(!) savaşsalar ya! Acaba, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kaçta kaçı, gelen sözde sığınmacıların Türkiye’de kalıcı olarak bırakılmalarına razı.
(Kendi muhtaç bir dede, ne kaldı başkasına himmet ede) şeklinde dillendirilen bir deyimimiz var. Bu ülkede milyonlarca işsiz, evsiz, barksız varken, başka ülkelerin sözde sığınmacılarına kapıları ardına kadar açmanın mantığı var mı! Madem ki gelen bu sığınmacılar MUHACİRİN hükmünde. Bir istatistik yapılsın bakalım, bunların kaçta kaçı İslamın şartlarına uygun yaşam tarzını takip ediyorlar.
Özellikle, Suriye sorununu başımıza açanların ALLAH BELASINI VERSİN! Esad’la kardeş, kardeş geçinmek varken, ne demeye karşımıza aldık, hem Suriye’nin büyük bir kargaşaya ve işgale sürülmesine, hem de, ülkemizi yüklenmesi zor bir yükün altına girmesine yol açtık. Bu oyun, BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİNİN BİR PARÇASI MI! Biz oyuna mı getirdiler. Bile, bile lades mi olduk!
ŞEHRİN ESKİ KESİMİNİN GELİŞMESİ İÇİN…
Şehrimizin kangrenleşen iki binasının yıktırılması memnuniyetle karşılandı. Bunlardan biri Tillo yolu üzerindeki İşhanı, diğeri ise miadını dolduran ve özel hastane olarak kullanılan bina. Her iki bina da, mahcur bir duruma düşmüş, tinercilerin ve uyuşturucuların meskenleri haline dönüşmüştü. Dileriz ki, yıktırılacak bu binaların yerlerine modern ve Şehrin gelmişmesine katkı sağlayacak yeni binaların kurulmasıdır.
Şehrimizin eski kesiminde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uygulanacağı belirtilen bir proje var. Bu proje kapsamında olmamakla birlikte, Şehrin eski kesiminin gelişmesi için özellikle Özel idare eski binası ile bitişiğindeki İş Bankası binasının da yıktırılmalarının gerektiği kanısındayız. Bu iki bina Şehrin girişinin görüntüsünü engellemekte, GERÇEKTE TARİHİ BİR CAMİ İKEN bilinçsiz bir şekilde yıktırılarak yerine camekan cami yaptırılan, asıl adı ŞEYH HASAN EL ASAKİR olan ve ÇARŞI CAMİİ olarak bilinen tarihi caminin de önünde bir set oluşturmaktadırlar. Gerek özelidare eski binası ve gerekse bitişiğindeki iş bankasına ait binalar yıktırılmalı, böylece Şehrin eski kesiminin önündeki engel ortadan kaldırılmalıdır.
Hatta, bu iki binanın arkasında olan ve önceleri KASAP esnafını bir araya getirmek için pasaj olarak inşa edilmişken, bilahare üzerine katlar çıkmasına olanak sağlayan imar değişikliği ile ucubeye dönen yapı dahi yıktırılmalı. Şehrin eski kesiminin önü açılmalıdır.
Siirt’in çehresinin güzelleşmesi ve Şehrin eski kesiminin canlanması için yapılması gereken işlerden biri de MEŞAYİHLER ÇARŞISININ yeniden imar edilmesidir. Bütün bu işler için Çevre ve Şehircilik Bakanlığına projeler sunulmalı ve ödenek talebinde bulunulmalıdır.
TAŞLAMA
MUHACİRİN VE ENSAR
OLDU İŞİN KILIFI
ÇOK DUYDUK, ÇOK İŞİTTİK
ÖNCEDEN BİZ BU LAFI
BİZLER ENSAR İMİŞİZ,
SIĞINMACI, MUHACİR
NE GÜNLERE KALDIK BİZ
SİZLER EYLEYİN TAKDİR
DİNİ TERİMLER İLE
KANDIRMAYIN MİLLETİ
SÖKÜP ATMAK GEREKTİR
BÜNYEDEN BU İLLETİ
YARA MÜZMİN BİR YARA
UYANINIZ EY ENSAR(!)
HALLERİNE BİR BAKIN
MUHACİRİN Mİ BUNLAR