Nöbetçi Eczaneler
Son günlerde ilimizde havalar iyice soğudu ve artık geceleri bayağı üşümeye başladık.. Birkaç günden beri gündüzleri de güneşe hasret kaldık.. Hafif bir rüzgâr ve zaman-zaman etkili olan yağmurlu günleri yaşıyoruz.. Tam anlamıyla kışa giriyoruz ve bir kaç güne kalmaz artık kalorifer veya sobaları yakmaya başlayacağız.
Bugünlerde maddi durumları elverişli olan insanlar için bu soğuklar çok büyük olumsuzluklara yol açmıyor.. Çünkü bunların geneline yakını kaloriferli evlerde oturuyor, doğalgaz kullanabiliyorlar. Bu durumda olmayanlar da kış mevsimi boyunca yakacakları odun ve kömürleri temin etmiş durumdadırlar.. Yani onlar için bir anlamda hava hoş.
Ama ya zor durumda olanlar..Derme çatma evlerde kışı geçirmek zorunda kalacaklar..Doğru dürüst giyebilecekleri bir giysiden mahrum durumda bulunanlar..Çoluk çocuk ısınmak için birbirine sarılanlar…
Onları düşünmek zorundayız.. Onlara sözde değil, özde gönüllerimizi ve ceplerimizi açmak zorunluluğumuz var.. Hepimiz biliyoruz ki, bu kentte yaşayan ve odun kömürünü teminde zorluk çeken insanlar var.. Köyden göç edip işsiz olanı var, dulu var, yetimi var, Suriyelisi var.
Her birimizin çevremizdeki insanların durumunu bu yönden araştırma yükümlülüğü var.. Odununu, kömürünü temin edemeyen var mı diye araştırıp yardım elini uzatmamız gerekiyor.. Bunu vaktinde yapalım.. Onların bu soğuklarda daha fazla üşüyüp hastalandıktan sonra yapacağımız yardımların çok fazla bir anlamı yok.
Yardımımızı zamanında yapalım.. Yoksul olan bu insanların gönüllerini kazanmaya, onların solan yüzlerini gülümsetmeye çaba harcayalım.. Özellikle bütün dünyayı kasıp kavuran bir milyonun üstünde insanın aramızdan ayrılmasına neden olan pandemi döneminde buna daha çok ihtiyaç var..
Bunu hem insani bir görev hem de ailemiz, ilimiz, ülkemiz ve hatta bütün dünya için bir sadaka olarak kabul edelim.
