Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Cüneyt ARITÜRK
Cüneyt ARITÜRK

“HER ŞEYİ BEN BİLİRİM” DİYEN, EN ÇOK YANLIŞ YAPANDIR!

Kimi insanlar vardır ki, kendilerini (ÜSTÜN AKIL) vehmederler. Her şeyin doğrusunu, iyisini kendilerinin bildiğini zannederler. Oysa, en çok yanlış yapanlar da bunlar olurlar. Dünyada yüzlerce meslek, bu mesleklerin yüzlerce dalları vardır. Bütün bunları bilmenin imkânı olabilir mi!

Mesleklerden sadece doktorluğu ele alalım. Doktorluğun kaç çeşit ihtisas türü ve o dalların kaç çeşit birimleri vardır. Emin olun bir doktor bile sadece adlarını saymaya kalkışırsa, sayamaz! Ne kaldı ki, uzmanlık alanı olmayan hastalara ilaç önerebilsin.

Bizim gibi basit insanların (her şeyi ben bilirim) demeleriyle, devlet yöneticilerinden aynı iddiada olanların bulunması arasında önemli farklılıklar vardır. Bizim, ukalalığımızın zararını sadece biz çekeriz. Azami, ailemizin fertleri veya çalıştığımız iş yerinin konumuyla sınırlıdır. Ancak, bir ülkeyi yönetici pozisyonunda olan biri (HER ŞEYİ BEN BİLİRİM) iddiasında olursa, bunun zararını yalnız kendisi ve çevresi değil, bütün ülkesinin halkı çeker. Hele de onun her şeyi bildiğine kani olan APTALLAR VARSA, vay o ülkenin haline!

Zamanın birinde, bir kral kendisine bir danışman almış. Yapacağı işi önceden danışmanına sorar ve öyle karar verirmiş. Ancak, bakmış ki kendisi ne derse, danışman olarak yanına aldığı kişi hiç itiraz etmeden tasdik etmektedir. Belli bir müddet sonra, danışmanın işine son vermiş.

Danışman, sormuş:

-Kral hazretleri, işime son vermenizin sebebini söylemenizi istirham edebilir miyim?

Kral cevap vermiş:

-Ben, yanlış bir karar almaktan beni uyarasın diye seni danışmanım yaptım. Her söylediğimi onayladığına göre, sana danışmama ne gerek var!

Demek oluyor ki, suç yalnız kendilerinde ÜSTÜN AKIL VEHMEDENLERDE DEĞİL, ÇEVRESİNDEKİ DANIŞMANLARIN DA YANLIŞ KARARLARIN ALINMASINDA BÜYÜK KATKILARI VAR!!!

ANEKDOT

Bir padişahın, çok yalaka bir adamı varmış. Padişah ne derse alkış tutar, destek olmak için uyduracak bir şeyler bulurmuş. Padişah bir gün Patlıcanın yararlı bir sebze olduğundan bahsedecek olmuş. Yalaka hemen nimetlerinden bahsederek sıralamaya başlamış. Patlıcan kebabına, karnıyarığına, güvecine, dolmasına, imam bayıldısına, doyum olmadığına vurgu yaparak, yana yakıla anlatmış.

Aradan bir müddet geçtikten sonra, Padişah bu defa da dalkavuğunu denemek için yine patlıcandan bahsederek:

-Bilmiyorum ki Hazret-i Allah patlıcan gibi yararsız bir sebzeyi neden yaratmış! diye söylenmiş.

Yalaka dalkavuk da başlamış patlıcanı yermeye, lüzumsuzluğundan bahsetmeğe!

Bunun üzerine padişah dayanamayarak dalkavuğuna:

-Geçenlerde, patlıcandan bahsederken, hiç de öyle demiyordun. Faziletlerini saya-saya bitirememiştin! diyecek olmuş.

Yalaka dalkavuk temenna ile eğilerek cevap vermiş:

-Doğrudur Padişahım. Takdir buyurursunuz ki, ben patlıcanın değil, SİZİN DALKAVUĞUNUZUM!

İşte, yalaka DANIŞMANLARIN durumunu anlatacak anekdot!!!

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER