Ilısu Barajı konusunu bu günde ele almaya ilimizin bu alandaki durumunu irdelemeye devam ediyoruz.Tarihi eserlerin kurtarılmasından ekonomik ve sportif alanlara kadar bu konuda yapmamız gereken çok şey var.
Birde olayın tarımsal yönü var. Baraj göl alanında toplanacak suyun Siirt’teki fıstık üretimine ne tür etki yapacağını biliyor muyuz? Bu konuda hiçbir araştırma yok sanırım. Hiç bir planlamada yok. Buna rağmen halen hemen her yere yani baraj gölünün kenarına bile fıstık ağacı dikmekten geri kalmıyoruz?
Bunun dışında baraj sonrası oluşacak olan yeni nem ve rutubet ortamından sonra yeni tarımsal ürünler neler olacak? Yeni oluşacak iklim ve toprak yapımıza uygun ürünler neler olabilir? Bunların araştırılıp, çiftçilerin bilinçlendirilmesi gerekiyor. Bu konuda Ziraat Fakültemize ve tarım teşkilatlarına çok büyük işler düşüyor. Hem araştırma, hem planlama ve hem de eğitim ile gerekli maddi destek lazım. Çünkü çiftçinin fidan, sulama ve benzeri alanlarda desteklenmesi de söz konusu. Bu işleri onların yapması gerekiyor.
Sulama demişken Şanlıurfalı çiftçilerin Harran Ovasında düştükleri duruma düşmemek için gerekli önlemleri almamız gerekiyor. Bilindiği üzere burada çiftçiler sulama konusunda eğitilmedikleri için aşırı sulama yaparak toprağın çölleşmesine neden oldular.Bu nedenle Atatürk ve Karakaya gibi barajlarda yapılan çalışmaları gözden geçirmeli ve burada yapılan yanlışlardan gereken dersleri almalıyız.
Özetlemek gerekirse Siirt olarak Ilısuya henüz hazır değiliz. Kervan yolda düzülür mantığı ile hareket ediyoruz. Ancak yanlışın neresinden dönülürse kardır deyip hemen çalışmalara başlamamız gerekiyor.
Benim burada bir önerim var. Olur mu, olmaz mı bilemiyorum.Bu önerim ne kadar uygulanabilir bunu yetkililer değerlendirecek. Ancak, bu alanda valilik bünyesinde bir komisyon kurulmasını öneriyorum.Barajla ilgili ekonomik ve sosyal bütün çalışmalar bu komisyonun rehberliğinde yürütülmeli.Komisyon yetkili ve uzmanlardan kurulmalı. Hatta gerekirse başta meslek kuruluşları olmak üzere sivil toplum kuruluşlarından da temsilcilerde bu komisyona alınmalı. Bütün çalışmalar bu komisyon tarafından planlanmalı ve ilgili kuruluşlar görevleri konusunda bilgilendirilmelidir. Yani yapılacak çalışmalar, rastgele koyunu saldım çayıra Mevlam onu kayıra misali değilde, belirli bir planlama ve koordinasyon sonucu gerçekleştirilmelidir.
Bunu yaptığımız takdirde Ilısu Barajı ile yaşam konusunu da rahat bir uyum devresi ile geçirir ve bu barajın varlığını bizim için bir artıya dönüştürebiliriz. Aksi halde olan yine bu güzel memlekete ve bizlere olacaktır.