Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Ayhan MERGEN
Ayhan MERGEN

MARDİN KONAKLARI VE SİİRT EVLERİ

Mardin, son yıllarda yıldızı parlayan illerimizden biridir ve Mardin denilince akla turizm, turizm denildiğinde de akla Mardin konakları geliyor.. Bu ilimizde çekilen bir kaç film ve birkaç dizi bu ilimizdeki konakları ve dolayısıyla Mardin’i meşhur etti.

Bu sayede Mardin turizmde bir merkez haline geldi ve gelirini her yıl katlayarak arttırıyor. Önümüzdeki dönemlerde turizm  sektöründeki yerini pekiştirmeye yönelik çalışmalarda yapılıyor.. Bu ilimizde halk, turizm konusunda oldukça yüksek bir bilince sahip oldu ve artık turizmi vatandaş sahiplenmeye başladı.

Peki Mardin’in taştan konakları var da, bizim cas evlerimiz yok mu? Onlar taşın ekonomik kullanım ömrünün castan çok daha uzun süreli olmasının da avantajını kullanarak konakları koruma altına aldılar.

Biz ne yaptık? Cas evlerin ömrü kısadır gerekçesinin arkasına sığınarak bir daha sağlıklı hava geçirgenliği olan, yazın serin ve kışın sıcak olan o evlerimizi  yıkıp geçtik.. Hiç birine acımadık ve onları nefes almamızın bile zor olduğu, yazın cehennem, kışına zemheri gibi olan evlere değiştirme yoluna gittik.

İşin acı tarafı evlerimizi yıkmaya başladığımız yıllarda belki turizm bilinci bu kadar gelişmemişti.. Belki bu sektördeki gelirin farkında değildik.. Bu ve buna benzer bir çok mazeret üretebiliriz ve bu nedenle bu yıkımları belli bir ölçüde mazur karşılamak mümkün.

Ancak turizm geliştikten ve bu sektöre sahip çıkanların kazanımlarını gördükten sonra da tutumumuzda bir değişiklik olmadı.. Yanı başımızdaki Mardin gerçeğinden bile ders alma yoluna gitmedik.. Her olayda olduğu gibi burada da Mardin’in bu alanda aldığı o hızlı ve devasa mesafeyi görmezden gelmeyi tercih ettik.

Yıkılanları onarıp tekrar kullanıma hazır hale getirmekten vazgeçtik.. Bari yıllara meydan okuyan ve yıkılmayan evlerimize bile sahip çıkalım.. Onu da başaramıyoruz.. Güya sahip çıktıklarımızı da onarıp bir kenara itiverdik.. Yani tekrar kaderlerine ve yılların yıpratıcılığı ile karşı karşıya bıraktık ve halen bırakmaya da devam ediyoruz.

Halen varlıklarını koruyan veya çok ufak bir onarımla tekrar kullanıma hazır gelecek birkaç evimiz var.. Bunlara ilişkin bilgileri ve nasıl değerlendirebileceğimize ilişkin düşüncelerimizi bir başka yazımızda paylaşırız.

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER