Nihayet, fakir vatandaşlar lehine iyi bir açıklama yapıldı! (Maskeler bedava olacak, kimse maske satamayacak) açıklaması yapıldı. İyi de kardeşim, maskeyi bedava dağıtacak olan kim! Bedava maskeleri kimlerden, nasıl alacağız! Paralısını bulamazken, parasızını nerden bulacağız! Maske bedava ama nerde, ne zaman dağıtılacak! Olmayan maskeler için bedava demek kolay!
İnanır mısınız, uzun süreden beri arıyorum da, paramla alacak maske bulamıyorum! Ben parasızını değil, paralısını arayıp bulamazken, parasızını kimden tedarik edeceğim!
Hani, görevlendirilen bir ekip ev-ev dolaşıp maske mi dağıtacak! Yoksa bu söylem de (salla gitsin) kabilinden vaatlerden biri mi! Nasıl olsa millet bu dolmayı da yutacak, evlerinden çıkan olmayınca, (herhalde komşulara verildi, bizi unuttular) denilecek!
Şimdi ben etkililerden ve yetkililerden kendi adıma konuyla ilgili açıklama bekliyorum. Bedava maskeyi kimden, ne zaman, nereden alacağım! Bana kaç maske verilecek. Verilen maskenin kalitesi ne olacak. Bir kullanımlık mı, bir haftalık mı, bir aylık mı olacak! Sanki maskeleri aldık da, soruları sıralıyoruz! Olmayan maskenin dedikodusunu yapıyoruz!
Koronavirüsle ilgili 100 milyar liralık(!) ilk paket açıklandığında 65 yaş ve üstü vatandaşlara bir maske ile bir şişe kolonya dağıtılacağı söylenmişti! Ben kendim 77 yaşındayım, bana hala ne bir maske, ne de bir şişe kolonya veren olmadı. Başkalarına veriliyor da, haberimiz mi yok! Şimdi de (maske satılmayacak, bedava dağıtılacak) deniliyor. Acaba, KORONAVİRÜS BELASINDAN kurtulduktan sonra mı dağıtılacak! Dağıtılsa, yine de alalım. Muhtemelen yaşanacak başka salgınlarda kullanmak için sandıklarda saklarız! Öyle ya, vebası var, kolerası var! Salgın hastalık çeşidi mi istersin! Var oğlu var!
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan KORONAVİRÜS ile ilgili ÜÇÜNCÜ ULUSA SESLENİŞ konuşmasını da yaptı. Fakirler, işsizler, işlerini kaybedenler ve kaybedecek vatandaşlar yararına dişe dokunur pek bir şey yok. Ama fırsat bu fırsat deyip, yine muhalefete çattı. Bizim Siirtlilerin bir deyimi vardır. (IL AYTA FIL MEYDEN, IL ADU LE IL ADU YİDİ) deriz. Bu deyimi, ruhuna uygun olarak şu şekilde tercüme edebiliriz. (KAVGA MEYDANDA, AMA KAVGACILARA DEĞİL, HERKES KENDİ DÜŞMANINA ‘RAKİBİNE’ SALDIRIYOR.) Sayın Cumhurbaşkanı konuşmalarında yine muhalefete çatmaktan geri durmuyor! İnsan ister istemez, düşünmeden edemiyor. Acaba bu KORONAVİRÜS BELÂSINI, BAY KEMAL Mİ, BAYAN AKŞENER Mİ, BAY DEMİRTAŞ MI, BAY KARAMOLLAOĞLU MU, YOKSA DİĞER MUHALİF LİDERLER Mİ TÜRKİYE’NİN BAŞINA TEBELLEŞ ETTİLER!
Alınan tedbirlerden anlaşıldığı kadarıyla, bu KORONAVİRÜS BELÂSINI ATLATMASINA ATLATACAĞIZ AMMA, (ÖLEN ÖLÜR, KALAN SAĞLAR BİZİMDİR) MANTIĞIYLA ATLATILACAK!
ANEKDOT
Fakirin biri, fırından yarım ekmek almış, kaldırım üzerindeki köftecinin yanına giderek, ekmeğini köftenin dumanına banarak yemeğe başlamış. Ekmeğini yedikten sonra gidecekken, köfteci yakasına yapışmış:
-Ver bakalım, ekmeğini köftenin dumanına banmanın parasını! demiş.
Zavallı adamda para olsa zaten köfte alıp ekmekle yiyecekti. Parası yok ki versin. Bir kelime ondan bir kelime bundan derken, yaka-paça birbirine girmişler, zaptiyeler almış, onları Kadı’nın huzuruna götürmüşler. Kadı kavganın sebebini sormuş, köfteci de anlatmış. Bunun üzerine Kadı:
-Haklısın! Söyle bakalım, bu adamın ekmeğini köftenin dumanına banması için ne kadar para istiyorsun? diye sormuş.
Kadı’nın, kendisini haklı bulmasına sevinen köfteci kafadan atmış:
-On akçe!
Kadı, kendi cebinden on akçe çıkarıp, Köfteciye:
-Yaklaş da kulağını bana ver! demiş.
Sonra:
-Bir akçe, iki akçe, üç akçe… diye sayarak, on akçeyi tamamladıktan sonra:
-Tamam, paranı aldın, git! demiş.
Köfteci:
-Kadı Efendi, akçeleri vermedin ki! Deyince;
Kadı öfkeyle söylenmiş:
-Köftenin dumanını satan, akçenin de sesini alır. Hadi, şimdi defol git, seni hapse attırmayayım!
***
Galiba, bedava maske işi de Köftenin dumanına benzeyecek! Ne diyelim, hayırlısı olsun!!!
TAŞLAMALAR
HANİ BEDAVA MASKE
NEREDE KİM VERECEK
VEREN OLMADI BİZE
GÖRMEDİK BUGÜNE DEK
BİR ŞİŞE KOLONYAYI
ESİRGEDİLER BİZDEN
PAYIMIZA DÜŞEN YOK
AÇILAN PAKETLERDEN
KORONAVİRÜS DENEN
BELÂDAN KURTULSAK DA
VURGUNCU VİRÜSLERİNDEN
KURTULUŞ YOKTUR ASLA
EN TEHLİKELİ VİRÜS
VURGU VİRÜSLERDİR
AÇLIKTAN ÖLÜMLERE
SEBEP OLAN ONLARDIR