-Kötü hasletlerden korunmanın yollarını aramamız lazım. Negatif ve zararlı olan tutum ve davranışların yerine, olumlu ve faydalı olan; iyilik ve güzellik eksenindeki tutum ve davranışları edinerek, bunları alışkanlık haline getirirsek; kendimize ve çevremize zarar yerine yarar sağlamış oluruz.
Kin, öfke, nefret, kıskançlık ve düşmanlık.” Bunlar, karanlığın 5 atlısı diyor uzman profesörümüz.
Bu kötü duygular; vücudu kasıyor, yıpratıyor, tansiyonu yükseltip dengemizi bozarak sağlımızdan ediyor bizleri. Bu lanet olası duyguları minimize etmemiz lazım, yoksa sağlığımızdan da oluruz.
-Bunların yerine; hoşgörü, hüsnüniyet, barış ve dostluğu koyarsak; huzurumuzu kendi elimizle bozmadan, germeden gerilmeden yaşar, sağlımıza zarar vermeden, daha mutlu ve sağlıklı oluruz.
-Aklı başında olan her insan, kendi imkân ve kabiliyetleri dairesinde; meşruiyetten sapmadan çalışıp çabalamalı, imkân ve kabiliyetleri bakımından daha fazla donanıma sahip olanlar ise, ekstra bir durumda olmalarından dolayı; aciz ve düşkünlerle, kimsesizlere yardım etmelidirler. Bizi yaradan ve bize güç ve imkânlar bahşeden Allahuteala’nın emirleri bu yöndedir. Öncelikle; insan olmanın fıtratı gereği; kabiliyet ve imkânlarımızı doğru yönde kullanmalıyız.
-Her cuma hutbesinde bize tekrar tekrar hatırlatılarak zikredilen ayette olduğu gibi; “İnnâllahe ye’mürü bi’l-‘adli ve’l-ihsâni ve îtâi zi’l-kurbâ ve yenhâ ‘anil fahşâi ve’l-münkeri ve’l-bağy, ye’ızuküm le’alleküm tezekkerûn.” Meal olarak; Muhakkak ki Allah; adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder. Çirkin işleri, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.”