İnsanoğlu yaratılmışların en şereflisi olarak her türlü hizmetin en iyisine layıktır.
Bu tartışılmaz bir gerçek. Yine insanoğlunun isteklerinin hiçbir zaman bitmeyeceği ve zamanın şartlarına uygun olarak değişerek artacağı da bir başka gerçeği oluşturuyor.
Durum böyle olunca da taleplerinin tümünün karşılanmaması bazı insanların mutsuzluğuna yol açıyor.
Elde ettikleri kazanımlara değil de elde edebileceklerine veya hayallerine bakıyorlar. Bu da doğal olarak mutsuzluklarına neden oluyor.
Oysa bunun yerine şöyle bir geçmişe uzanıp; Talep ettiğimiz herhangi bir konuda dün neredeydik? Diye bir durum tespiti yapsak ve ardından bu güne gelip o hizmeti elde etmede neredeyiz diye baksak ve son olarak dünyanın diğer ülkelerine veya ülkemizin diğer şehirlerine baktıktan sonra da düşüncelerimizi geleceğe odaklayıp o hizmette nereye varmamız gerektiğini düşünüp buna göre değerlendirme yapmak daha gerçekçi olur.
Daha doğrusu kişiyi biraz olsun mutlu eder ve geleceğe daha bir umutla bakmasını sağlar.
Bunu bir örnekle açıklayalım. İlimizde sağlık hizmetleri dört dörtlük ve mükemmel mi? Elbette ki hayır.
Başta randevu sistemi olmak üzere birçok sorun yaşıyoruz. Ancak bu alanda yakın geçmişte ki durumumuzu düşünelim.
Bugün uzman veya daha ötesi yan dal uzmanlarında ve hatta akademik kariyeri olan öğretim üyelerinden randevu almakta zorlanıyoruz.
Bu doğru ve olmaması arzu edilir. Bizi de mutsuz eder. Ancak yakın geçmişte uzman doktorları hayal bile edemediğimizi ve aynı sorunu pratisyen doktor bulmakta bile yaşadığımızı düşündüğümüz zaman mutsuzluğumuz azalır ve umutlarımız artar. Tıbbı cihaz konusunda da durum aynı.
Aynı karşılaştırmayı çok yakındığımız eğitim ve ulaşım hizmetleri için de yapabiliriz.
Eğitim de elbette en küçük bir köy okulunda bile internetli akıllı tahtalı modern sınıflar arzu edilir. Ancak üçlü hatta dört öğrencili sıralardan tekli sıralara, kara tahtadan akıllı tahtalara, birleşik sınıflardan tekli sınıflara geçişimizi de küçümsemeyelim.
Yine 36 saat süren bir otobüs yolculuğundan sonra ancak İstanbul’a vardığımızı unutup, uçak seferlerinin düzensizliğini dert edinelim, ama gözümüz de büyütmeyelim.
YORUMLAR