Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Metin ARITÜRK
Metin ARITÜRK

“OLMAMALI…” DENİLİYOR AMA ALDIRIŞ ETMİYORLAR!

Siyaset; “Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatını içeren görüş ve anlayış “ diye de ifade ediliyor ve siyasetle uğraşanlar, toplumun zayıf noktalarını da dikkate alarak duygularını okşayıp ülke yönetiminde söz sahibi olma hedefini güderler mensubu oldukları siyasi partinin çatısı altında…

Ülkemizde çok partili dönemin başlamasından sonra vücut buldurulan siyasi partilerin çoğu, aynı siyasi partiden ayrılanlar tarafından açılan partilerdir ve yıllarca aynı siyasi partinin çatısı altında birlikte hareket eden siyasetçilerin, daha önce mensubu bulundukları parti ile siyasetçilerini karaladıkları gerçeğine sık sık tanık olan vatandaşlarımız; “Aynı partinin çatısı altındayken neler söylediklerini unutup en yakın arkadaşlarını karalayacak ifadeler kullanmada sakınca görmüyorlar… Kimi zaman, başkalarını çok ağır sözlerle eleştirenler, siyasi hesapları doğrultusunda o başkalarıyla kol kola girerlerken, herhalde toplum bunu unutmuştur diye düşünmektedirler… Güya bunun adı siyasetmiş… Oysa onları yüce makamlara ulaştıran halkımız siyaset böyle olmamalı diyor ama onlar aldırış etmiyor ve birbirlerine yaptıkları ağır hakaretleri yok hükmünde sayarak sadece siyasi istikballerini önemsiyorlar. İşin tuhafı; karalayıcı söylemlere tepki göstererek aynı şekilde ağır sözlerle mukabele edenler, bir araya gelme durumunda kaldıklarında bu kez birbirlerine alkış tutmaktadırlar… Siyasi Partiler ve Seçim Yasaları hür iradenin tam anlamı ile yansımasını içeren hükümler ihtiva etmemesi, biz seçmenler için büyük şansızlıktır ve TBMM çatısı altına girmeye hak eden demokrasinin vazgeçilmezleri siyasi partiler, bu çok önemli konudaki beklentiyi de umursamıyorlar… Çünkü mevcut Siyasi Partiler ve Seçim Yasası, lider hegemonyasının devamına imkan tanıyor ve milletvekilliği adaylığına başvuranların adaylığa terfi etmeleri özellikle liderlerin tasvipleriyle mümkün olmaktadır… “ diye dile getiriyorlar görüşlerini…

Son zamanlarda ülkemizde kurulan iki yeni siyasi parti; Gelecek ile DEVA partileridir ve her iki siyasi partinin genel başkanları AK Parti’de önemli görevlerde bulunan zevatlardır bilindiği gibi… Şüphesiz, siyaset yapmak en doğal haklarıdır ama dile getirdikleri açıklamalarını dikkatle takip ederken; bazıları için “Neden AK Parti’nin içindeyken bu görüşlerinizi seslendirmediniz?..” diye düşünmeden edemiyorum başkaları gibi… Bu arada özellikle, bir siyasi partinin çatısı altında seçime girerek kazananların daha sonra parti değiştirmelerinin benimsenmediğini de vurgulamak isterim ayrıca ve bir siyasi partiden kazandıktan sonra istifa ederek başka bir başka partiye intisap edenlere, kendisine oy veren seçmen vatandaş ne kadar tepki gösterse haklıdır elbet… Kazandıkları siyasi partinin çatısı altından kopanlar, milletvekilliğinden de istifa etmeliler aslında ve istifa etmez iseler, bağımsız milletvekilliğini tercih etmeliler en azından…

Seçmeni kazanmak için siyasi rakiplerini yerden yere vurarak seçmenin teveccühüne mazhar olanların, parti değiştirdiklerinde yerdiklerince alkışa tutuluyor olmalarını da “Siyaset aslında böyle olmamalı!” görüşünü haklı kılıyor kanımca da…

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER