Okul yıllarından hemen herkes mutlaka hatırlar “Pavlov” ismini ve Pavlov köpekler üzerinde deneyler yaparak “şartlı refleks”i ispatlamıştır..
Köpeğe bir süre aralıklarla zil sesi çalıp dinletmiş önce.. Tabi köpekten herhangi bir tepki olmamış.. Daha sonraki deneyde ise, zil sesinin ardından köpeğe et vermiş..Bu deneyi de bir süre tekrarlamış ve deneyin son aşamasında et vermeden zil çalmaya başlayınca bir de bakmış ki zil çalınca köpeğin salyaları akıyor.. Günümüzde hayvanlar Pavlov’un bu deneyinden hareketle eğitiliyor.. Yani önce şartlandırılıyorlar… İrade akıl varsa zaten devreye girer ki şayet yoksa o akıl bir canlı da tüm davranışlar istem dışı, refleks olarak gelişir.. Aklı olmayanların ya da aklını kullanmayanların tüm davranışları, yeme/içme ve wc gibi doğal reflekslerin yanında, bahsettiğimiz şekilde ortaya çıkan şartlı refleksten ibarettir..
İşin hukuka ilişkin boyutuna değinecek olursak; Kişinin isteğine ve iradesine bağlı olmayan bir fiil suçun maddi unsuru sayılmaz..Bu tür eylemler sebebiyle faile suç isnat edilemez.. İslam dininde de aklı olmayan, köle gibi kişisel iradesini kullanamayan hiç kimse, eylemlerinden sorumlu tutulmamıştır.. Son yıllarda dikkat çeken konu aslında tam da bu şekilde; Özellikle ülkemizde siyasal ve sosyal içerikli olaylar karşısında verilen tepkilere baktığımızda çoğunun akıl süzgecinden geçmediği net bir şekilde gözlemlenebilir ve hiç biri kişisel bir irade kullanılarak ortaya dökülmüş tepkiler değil..
Toplum kitleler halinde ayrıştırılmış ve bu ayrıştırma yapılırken dini inançlar, kültürel ve etnik farklılıklar da devreye sokulmuş.. Daha sonra kitleler, uzun bir süreye yayılan şartlandırma eğitiminden geçirilmiş, tıpkı Pavlov’un yaptığı gibi..
Kitleler “zil çaldığı” anda, sorgusuz sualsiz birbirine saldırıyor.. Karşı kitleye saldırmak için “zil sesi” bekleyen köpeklere dönüşmüş bir çok insan.. Perdenin arkasındakiler, kimin zilini ne zaman çalacaklarını da gerçekten çok iyi planlamışlar.. Birey aklı ve iradesi rafa kaldırılmış, biz böyle tepki veriyoruz ama, acaba karşı taraf da biraz haklı olabilir mi acaba diyen hiç yok.. Karşı kitle ne söylerse palavra, ne yaparsa yanlış..
Sağcısı/solcusu, iktidarı/muhalefeti, dinsizi/dindarı, okumuşu /okumamışı şartlandırılmış bu kitle reflekslerinden kurtulmadıkça insanları şartlandıran günümüz Pavlov’ları sevinir durur.. Dinlemeyin çaldıkları zilleri, uzanmayın önünüze attıkları et parçasına ve kırın artık şu Pavlov’un zincirlerini..