Nöbetçi Eczaneler
Birkaç anekdot sunarak, POLİTİK HAYATTA yaşananlara mizahi bir yaklaşım sergileyelim istedik.
İşte anekdotlarımız:
***
Bektaşi, caminin hocasına sormuş:
-Hocam, abdestsiz namaz kılınır mı? Hoca cevap vermiş:
-Olmaz elbet!
Bektaşi cevap vermiş:
-Ben kıldım, oldu!
***
Elinde yoğurt bakracıyla göl başında duran ve bakraçtan kepçe-kepçe yoğurt alarak göle karıştıran Hocaya:
-Hoca, ne yapıyorsun böyle? diye sormuşlar.
Hoca cevap vermiş:
-Göle, maya çalıyorum!
Muhatapları bunun üzerine:
-Hocam, koca göl, hiç maya tutar mı! deyince, Hoca meşhur cevabını vermiş:
-Ya tutarsa!
***
Politikacı, bol keseden vaatlerde bulunarak dinleyicilere sesleniyordu:
-Siirt’e Deniz getireceğiz!
Dinleyicilerden biri bağırdı:
-Atma Recep, din kardeşiz!
Politikacı, cevap verdi:
-Recep atar, biz tutarız!
***
Darbeyle gelen ve darbeyle düşürülen diktatör, idam sehpasına götürülürken, yeni diktatör sormuş:
-Son arzun nedir?
Beriki cevap vermiş:
-Seni alkışlayanlara dikkat et! Bunlar, düne kadar beni alkışlıyorlardı!
***
Hâkim, verdiği hükümden dolayı suçlanan hâkime:
-Son sözünü nedir söyle! demiş.
Suçlanan hâkim cevap vermiş:
-İleride, seni de mahkûm sandalyesine oturtacak bir hüküm verme!
***
Partilerinden milletvekili adayı olmak isteyen emekli memura, partinin üst yöneticileri:
-Neden milletvekili olmak istiyorsun? diye sormuşlar.
Samimiyetle cevap vermiş:
-Normal emekli maaşıyla geçinemiyorum. Belki milletvekili olurum da, siz muhterem zevatlar gibi, milletvekili emeklisi olmak hakkını kazanırım, diye!
***
Bütün ömrü muhalefette geçen politikacıya arkadaşları sormuşlar:
-Yahu, senin yaptığın da iş mi! Partin iktidara geliyor, sen partiden ayrılıp, yine bir muhalefet partisine giriyorsun! Bunu hep yapıyorsun. Söyler misin bunun sebebi nedir?
Dürüst politikacı cevap vermiş:
-Muhalefetteyken, dürüstlük konusunda yarışan ancak iktidara geldiklerinde, gidenlere rahmet okutacak yolsuzluklara sapanlar yüzünden!
***
Belediye Başkanlığı için yarışacak iki adaydan biri yıllardan beri bu makamda oturuyordu. Seçim zamanı kasaba halkına hitap ederek:
-Ben, üç dönemdir belediye başkanlığı yapıyorum. Artık, heybemi yeterince doldurdum. Bundan sonra sadece ve sadece Beldem için çalışacağım. Yeni aday arkadaşın heybesi bomboş! Mali yönden cıbıldak mı, cıbıldak. Beldeyi üç dönem daha geri bırakmak istemiyorsanız, yine bana oy veriniz! demiş, haliyle seçilen yine o olmuş!
