Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Ramazan Köşesi: Hazırlayan Ahmed Arıtürk

HAZRET-İ ÂDEM’E  SECDE KONUSUNDA

HAZRET-İ ÂDEM’E  SECDE KONUSUNDA

Sual: Allah’tan başkasına secde edilmediğine göre, Allahü teâlâ, Hz. Âdem’e secde edilmesini niçin emretmiştir?

CEVAP: Allahü teâlânın Âdem’e secde edin emri, Âdem’e doğru secde edin demektir. Nasıl biz, Kâbe için değil de, Kâbe istikametine secde ediyorsak, melekler de Âdem aleyhisselama doğru secde ettiler. Fakat İblis secde etmedi. Halbuki İblis, daha önce hep secde ederdi. Kendisini Hz. Âdem’den üstün gördüğü için ona doğru secde etmedi. (Mektubat-ı Rabbani)

Âdem Aleyhisselamdan, İbrahim aleyhisselama kadar, selamlaşma, birbirine secde etmekle olurdu. Sonra, bunun yerine boynuna sarılmakla oldu. Muhammed aleyhisselam zamanında, el ile musafaha sünnet oldu.

ARAPLAR VE BEDEVİLER KONUSUNDA

Sual: Tevbe suresinin 97. âyetinde, (A’rabiler [bedeviler] küfür ve nifakta daha beter) deniyor. Bunun açıklaması nasıldır?

CEVAP: Tefsirlerde, A’rab kelimesi, bedevi olarak geçmektedir. Kâdı Beydavi tefsirinde, bu âyetin açıklamasında buyuruluyor ki:

Şehirden uzak, çölde yaşayan bedeviler, küfür ve nifak yönünden şehir halkından daha ileridedir. Bedevilerin şehir medeniyetinden uzak kalışları, kalplerinin kasvetli oluşu, ilim ehli ile az görüşmeleri, kitap ve sünneti az bilmeleri sebebiyle onlar bu duruma düşmüşlerdir.

Bu tefsirin Şeyhzâde haşiyesinde de şöyle buyuruluyor:

Buradaki A’rab kelimesi Arap milleti değildir. A’rab şehir dışında, çölde yaşayan bâdiye halkıdır. (Arabı sevmek imandandır) hadis-i şerifi, A’rabi ile Arabın farklı olduğuna delildir. Zira Arap övülüyor, A’rab ise kötüleniyor. A’rabiler, yani bedeviler, terbiye altına girmek istemeyen, isyankâr ve kalpleri kararmış vahşi kimselerdir. İlim ehli ile görüşmezler, Allah’ın kitabını, Resulullahın kalplere şifa veren sözlerini dinlemezler. Bunlar, elbette sabah akşam ilim ve hikmet ehlinin ve Resulullahın sohbetini dinleyenlerle aynı olamaz. Şehirde yaşayanla bâdiyede yaşayan arasındaki fark, dağda yetişen meyve ile bahçede [tekniğe uygun olarak] yetiştirilen meyveye benzer. (2/448)

Bedevilerin Müslümanları da elbette vardır. Fakat hüküm ekseriyete göre verilir. (Bu âyet-i kerimedeki A’rabilerden maksat, Müslümanların arasında yetişen mürtedler ve münafıklardır. Bunların kâfirlik ve nifakları, diğer kâfirlerden daha şiddetlidir) diyen âlimler de olmuştur.

RAMAZAN FIKRASI:

“RAMAZAN GELMEDEN, BAYRAM GELDİ!”

Bektaşi, Mahallelerindeki Camiin Hocasına rica etmiş:

-Ramazan ne zaman giriyor, bir kâğıda yaz da bana ver demiş.

Camiin Hocası da bir kâğıda:

-Ramazan bu gün değil, yarın! diye yazarak Bektaşi’ye vermiş.

Bektaşi, her kâğıdı açtığında:

-“Ramazan bugün değil, yarın!” diye okuyormuş. Böylece, Ramazan ayı bitmiş. Bir de bakmış ki, Davulcular, davul çalıp bayramı ilân etmiyorlar mı…

Cebindeki kâğıdı çıkarıp, bir daha bakmış ve kendi kendisine söylenmiş:

-Allah, Allah! Bu yıl, Ramazan gelmeden, bayram geldi!

RAMAZAN MANİSİ

GEÇER SAYILI GÜNLER

SABREDEBİLSEK YETER

DÜN GİBİYDİ GELMİŞTİ

RAMAZAN GELDİ, GİDER

HÂDİS-İ ŞERİF MEÂLİ ÂLİSİ

RAMAZAN AYI GELİNCE, “HAYIR EHLİ,  HAYRA KOŞ,  ŞER EHLİ,  KÖTÜLÜKLERDEN EL ÇEK”  DENİR. [NESAİ]

BUGÜN SİİRT İÇİN

İFTAR SAATİ: 18:38 İMSAK SAATİ: 04:35