(Neden hep fakirler şehit oluyorlar!) sorusu, cevaplandırılması gereken haklı bir sorudur! Tabii, gerçek anlamda cevabını vermek mümkün mü değil mi onun kararını da siz veriniz!
Müslümanların zenginleri şehitliğin çok üstün bir mertebe olduğunu söylerler ama her ne hikmetse şehit olmayı, ya da çocuklarının şehit olmasını asla istemezler! Oysa yüce bir makam olduğuna gerçekten inansalardı, üstüne para vererek şehit olmayı seçerlerdi. Ama inanmadıklarından olacak, şehit olmak şöyle dursun, askerlikten yırtmak için para vererek ya çürük raporu almakta veya bedel ödeyerek askerlik görevinden muaf tutulmayı sağlamaktadırlar!
Bu sadece askerler için böyle değildir. Terör örgütünün çatışmalarda ölenleri de hep fakir ailelerin, yoksulların çocuklarıdır. Siz şimdiye kadar hiç ağaların, aşiret reislerinin, şeyhlerin, şıhların çocuklarının çatışmalarda vurulduklarını duydunuz mu!
Oysa her iki taraf da çocuklarını bir makamlara bir mevkie getirmek için o kadar çaba gösteriyorlar ki, sormayın gitsin. Memurluk, müdürlük, daire başkanlığı, genel müdürlük hep onların hakkıdır! Tabii belediye başkanlığı, milletvekilliği ve benzeri makamları da hak edenler onlardır!
Şehitlik makamına ulaşanlar ise genelde hep iş bulamayan fakir ailelerin çocukları olmaktadır. Bu gibiler sözleşmeli olarak askerlik görevini sürdürmek yolunu seçmekte, bu suretle geçinmenin yolunu bulmaktadırlar. Adlarına sözleşmeli erbaş veya er dediğimiz bu gibiler belirli bir ücret karşılığı müracaatları üzerine önce eğitime alınırlar. Eğitimlerini başarı ile tamamlayanlarla, yetkili komutanlıklarca dört yıldan fazla olmamak kaydıyla en az üç yıllık sözleşme yapılır.
Sözleşmeli erbaşlar, muvazzaflık hizmetinde olan emsal rütbedeki erbaşların üstü, emsal rütbedeki uzman erbaşların astı sayılırlar.
Sözleşmeli erbaş ve erler vatani görevini yapmakta olan yükümlü erbaş ve erler gibi kışlada kalırlar. Sabah, öğle ve akşam yemekleri devlet tarafından karşılanır. Sözleşmeli erbaş ve erler kışlada kaldıklarından dolayı yatak ve yemek ücreti ödemezler.
Sözleşmeli erbaş ve erlerden en az üç yıl görev yapmış olanlar, müteakip sözleşme süreleri içerisinde ve müracaat yapılan yılın ocak ayının ilgi günü itibarıyla yirmi dokuz yaşını bitirmemiş olmak ve sıralı üç disiplin amiri tarafından “UZMAN ERBAŞ OLUR” kararlı nitelik belgesi doldurulmak şartıyla, istenilen belgelerle müracaat ederler. Bunlardan uygun görülenler yönetmelikte belirtilen esaslara göre çalıştırılırlar.
Sözleşmeli erbaş ve er olarak en az yedi hizmet yılını doldurarak ayrılanlardan nitelik belgesi olumlu olanlar, ilgili mevzuatlardaki şartları taşımaları kaydıyla kamu kurum ve kuruluşlarının boş kadro ve pozisyonlarına Millî Savunma Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığının belirleyeceği usul ve esaslar çerçevesinde atanırlar.
Yani, katıldıkları çatışmalarda şehitlik makamına erişemezlerse, netice itibarıyla devletin bir kadrosuna atanmak hakkı elde etmiş olurlar. Gerçekte asıl amaç da budur. Zenginlerin çocuklarının elbette böyle bir sorunları yoktur.
Terörle mücadelede ön saflarda yer alanlar işte bu er ve erbaşlardır. Bunun için de şehitlik mertebesine ulaşanların bunların arasından çıkması kadar doğal ne olabilir!
TAŞLAMALAR
DEPREM FELAKETİNDEN
DERS ALDIK MI ACABA
KANAL İSTANBUL VAR MI
GÜNDEMLERİNDE HALA
MİLLET CAN DERDİNDEDİR
ONLARI DERTLERİ RANT
YARALARA SARMALI
BİRLEŞTİRİCİ BİR BANT
MİLLET BIKTI USANDI
YAŞANAN ZULÜMLERDEN
BİR ÖLÜM BEĞEN DERLER
ADETA ÖLÜMLERDEN
ÖLMEK HAKTIR VE HERKES
TADACAKTIR ÖLÜMÜ
YATAKTA ÖLMEK GÜZEL
ENKAZDA MEVT GÖRDÜN MÜ
YORUMLAR