Siirt, başarılı bir bürokratından, bir evladından mahrum kalıyor.
Ziraat Mühendisi olan Demirhan, eğitimini tamamladıktan sonra bir süre bir kamu bankasında görev yaptı.
Demirhan, bu görevin ardından Tarım Müdürlüğüne geçiş yaptı. Demirhan burada çok kısa sürede çalışkan ve çok donanımlı bir insan olduğunu ispatladı.
Önce şube müdürü oldu. Bu dönemde Vali Nuri Okutanın dev fıstıkçılık projesine denk geldi. Bu proje de büyük bir emek harcadı.
Demirhan, Siirt’ten sonra Yalova Tarım ve Orman il Müdürlüğü emrinde şube müdürü ve müdür yardımcısı olarak görev olarak görev yaptı. Burada da kısa süre de başarısını açık bir şekilde ortaya koydu.
Demirhan’ın yolu bir kez daha Siirt’le kesişti. Önce vekâleten ve daha sonra da asil olarak Tarım ve Orman il Müdürü olarak, görev yaptı ve çok sayıda başarılı projeye imza attı.
Göreve başlar başlamaz, hemen kendisinden önce ki müdürün personel arasında açtığı ikiliği giderdi.
Bütün personel arasında kardeşlik duygularının hakim olmasını sağladı. Adeta uyuyan bir devi uyandırdı.
Kurumun çiftçi ve hayvan besicileri ile kopan iletişimi tekrar sağladı.
Bunu gerçekleştirdikten sonra Siirt tarım ve hayvancılık ikinci altın dönemini yaşamaya başladı.
Artık ayda, yılda bir değil, hemen her gün önemli bir çalışmayı duymaya başladık.
Siirt, bütün bu çalışmaları adeta taçlandıran iki önemli eser kazandı. Bu güne değil, Siirt’in en az 40-50 yılına kadar hizmet verebilecek modern bir Tarım ve Orman Müdürlüğü binasına kavuştu.
Ve ülke genelinde önemli bir abide eser; Tarım ve Ağaç Müzesi. Hatay’daki benzeri ile birlikte ülke genelinde iki tane olan bu müze var oldukça Ergün Demirhan da anılacak.
Ergün evladımızın çalışmalarını anlatmaya sayfalar yetmez.
O nedenle özetle Demirhan’a ilimize verdiği hizmetleri için kendisine teşekkür ediyor ve bundan sonra ki görevlerinde başarılar diliyorum.

Ayhan MERGEN