Siirt’te Ilısu Baraj Gölü altında kalacak olan kültürel varlıkların kurtarılması kapsamında gerçekleştirilen arkeolojik kazıları ve bu kazıların kahramanı Ege Üniversitesinden Doç.Dr.Haluk Sağlamtimur’u ele almaya devam ediyoruz.
Bu kazılarda çok önemli buluntular ele geçirildi ve ilimizin tarihinin başlangıcı için M.Ö. 5-6 binli yılları ileri sürerken, bu kazılar sayesinde artık MÖ 10.500’lü yıllara uzanan bir tarihimiz var diyebiliyoruz. Bu buluntuların hepsini tek tek yazacak, yani envanterini dökecek durumda değilim. Çünkü Doç. Dr.Sağlamtimur’un ifadesiyle bu kazılarda bir değil, birkaç müzeyi donatacak kadar on binlerce parçayı bulan buluntular burada saymakla bitmez, bunlar arasında binlerce metal eser, çanak çömlekler, bölgenin ilk yazılı kil tableti ve dünyanın en erken tarihli oyun taşları bulundu. Bunların hepsi Batman Müzesine teslim edilmiş durumda, bir bölümü bu müzede sergilenirken, bir bölümü de yeni açılmış olan Hasankeyf Müzesinde teşhir ediliyor. Bunun dışında Siirt’te Müze açılması durumunda bu müzeyi dolduracak kadar eserin de Batman Müzesi depolarında olduğunu söyleyebiliriz.
Türbe Höyük kazısında M.Ö. 2. bin yılın ortalarına tarihlenen ve çivi yazısı ile yazılmış bir kil tablet bulundu. Bu kil tablet ile o güne kadar bölge insanının göçebe hayatını sürdürdüğüne ilişkin algı değişti, yazı kullanan bir toplum ve yerleşik hayata geçtikleri ispatlandı. Çattepe Höyüğündeki kazılarda Doğu Roma İmparatorluğunun en doğudaki kalesi ve aynı zamanda Anadolu’da nehirler üzerinde kazısı yapılmış liman ortaya çıkarıldı. Başur Höyük’te ise dünyanın en eski hayvan figürlü oyun seti ve yine M.Ö. 3. bin yıla tarihlenen önemli krali mezarlar bulundu.
Küçükle küçük, büyükle büyük, mütevazı ve karşısındaki insana çok kısa bir sürede kendisini sevdiren bir kişiliğe sahip olan Doç. Dr.Sağlamtimur’un ilimize katkıları bu buluntularla sınırlı değildir. Geride bıraktığımız yaklaşık 20 yıllık süre içerisinde yurtiçi ve yurtdışında çok sayıda konferansa katıldı, birçok dergide bilimsel makaleler yayınladı. Kazı çalışmaları son örnekte olduğu gibi yerel, ulusal ve uluslararası medyada da haberlere konu oldu. İlimizin tanıtımına önemli katkılar sağlandı.
Bu kazıların birde ekonomik boyutu bulunmaktadır. Kazılar bu yönüyle de ilimiz ekonomisine çok önemli katkılarda bulundular. Doç.Dr.Sağlamtimur, bu kazılarda bazı yıllarda sayıları 500’ü bulan işçi çalıştırıyordu. Yani 3-4 aylığına da olsa her yıl yüzlerce aileye ekonomik katkı sağlıyordu. Onun yanında çalışan işçiler her yıl bahar aylarından itibaren yolunu gözlüyorlardı. Çünkü gerçekten alın terine önem veren bir insan olması nedeniyle işçiler kazılarda çalışmayı tercih ediyorlardı. Bunun yanı sıra ilimizde kazılara katılan çok sayıda öğrencisi bu kazılarda çıkan buluntular üzerine yüksek lisans ve doktora çalışması yapmaktadır. Ayrıca yine ilimizdeki bu arkeolojik çalışmalara katılan çok sayıda yerli ve yabancı arkeologlar Dünyadaki ve Türkiye’deki farklı Üniversitelerde öğretim üyesi olarak çalışmalarına devam etmektedirler.
Kısaca özetlediğim bu çalışmaları gerçekleştiren bir insana Siirt olarak çok şey borçluyuz. Peki bu borcumuzu ödeyebildik mi? Her yıl bu çalışmaları ve Doç. Dr. Sağlamtimur’u yakından takip eden bir insan olarak tek kelimeyle yanıt vereyim; hayır!
Bu konuyu ele almayı sürdüreceğiz.
YORUMLAR