Nöbetçi Eczaneler
-Türkiye, son 5-10 yıldır özellikle bu 3 hayati alanda çok önemli ve büyük projeleri gerçekleştirdi ve yakın zamanda devreye girecek olan ciddi projeler var.
-Öncelikle; çağımızda, ekonomik döngünün çarklarını çevirdiği için; “Mavi Kan” olarak nitelendirilen Enerjinin, ne derece önemli olduğunu açıklayarak başlayalım.Ki; Türkiye’nin ne denli önemli işlere imza attığını daha net anlayalım.
-Yaşadığımız ve baş döndürücü bir hızla ilerleyen dönüşüm ve gelişim çağı olan Sanayi ve Teknoloji çağında; cep telefonumuzdan bilgisayara bütün iletişim ve bilişim araçları elektrik vs gibi bir enerji kaynağı olmadan hiç bir işe yaramazlar. Arabamızdan, seyahat ettiğimiz; trene, vapura, uçağa kadar; kargo aracından, yükleri dağıtan TIR’lara ve gemilere kadar, Ulaşım ve Dağıtımda kullanılan bütün araçlar enerji olmaksızın yerlerinden kıpırdayamazlar. Gece şehirlerimiz, evlerimiz, yollarımız böyle ışıl ışıl olamaz. Ne televizyon seyredebiliriz, ne klimalar çalışır ne de kombimiz. En önemlisi tükettiğimiz malların üretildiği fabrikalarda makineler çalışamaz.
-Türkiye, bütçesinin büyük bir kısmını petrol ve doğal gaz başta olmak üzere bu enerji kalemlerine harcamaktadır. Şimdiye kadar, Türkiye’nin jeolojik yapısından kaynaklanmakla beraber, yeterli araştırma ve çalışmaların yapılmamasına da bağlı olarak; petrol ve doğalgaz başta olmak üzere taşkömürü ve diğer enerji kalemler için her yıl 70-80 milyar dolar civarında döviz harcıyoruz. Bu; Türkiye’nin neredeyse bütün karının ve emeğini dışa akması demektir.
-Bu nedenlerle son yıllarda gerekli yatırımlar yapılıp arama gemisi şu bu gibi ekipmanlar sağlanarak, Karadeniz’deki doğalgaz keşifleri ve 710 milyar m3 civarındaki gazın karaya ulaştırılması çok önemlidir. Giderek artmakla birlikte, Türkiye’nin yıllık doğalgaz sarfiyatı; 50 milyar m3 civarındadır.
-Bir iki yıl içinde; 100 bin varil olan Türkiye’nin günlük petrol üretim kapasitesine eşdeğer üretim yapılacak olan Gabar başta olmak üzere, Cudi, Eruh ve daha birçok yerde petrol üretilmeye başlandı. Tabi buralarda, lanet terör engeli yüzünden çalışmaların yapılamadığı da bir gerçek. Allah’ın belası lanet teröristlerin ülkemize verdiği zararı görüyor musunuz.Her yıl, milyarlarca dolarlık petrolü; çalışmaları engelleyen, bu oranın buranın aparatı adi teröristler yüzünde işletip değerlendiremedik.
-Önemli hamlelerden biri, belki de en önemlisi Mersin’de kurulan 4 Üniteli Nükleer santraldir. Bu santral tek başına Türkiye enerji ihtiyacının %10 unu karşılayacaktır. Birinci ünitesi devreye girmek üzere. Bu arada, Sinop’ta da bir Nükleer Santral planlanmaktadır.
-Türkiye enerji potansiyelinin en fazla olduğu alan, sahip olduğu akımı kuvvetli büyük akarsular ve dağlık yapısından dolayı; mevcut Su Gücüdür. Önceleri, Atatürk ve Keban gibi belli büyük barajlar yapılsa bile, daha nice akarsuyumuzun suyu boşuna akıp giderken. Son yıllarda, Ilısu (2 km. den fazla olan uzunluğuyla, Dünyanın en uzun gövdeye sahip barajı) ve Yusufeli barajlarıyla (275 metre yüksekliğiyle Avrupa’nın en yüksek barajı), Botan üzerinde seri şekilde yapılan barajlar gibi inşa edilen birçok baraj sayesinde elektrik üretimimiz ikiye katlanmıştır. -Dünyada yeni yeni öne çıkan güneş ve rüzgar enerjileri ile ilgili büyük atılımlar yapılmış, Avrupa’nın en büyük güneş tarlası Konya-Karapınar’la birlikte, birçok yerde irili ufaklı güneş santralleri kurularak, Avrupa’nın en geniş kapasitesine ulaşılmıştır. Kurulan Rüzgar türbinleri, yel değirmenleri misali gün geçtikçe Çanakkale gibi sistematik rüzgârlara açık kıyılarla, dağ yamaçlarımızı süslemektedir. Bunlara ilaveten; Denizli Buharkent’te olduğu gibi jeotermik santral ve seralarla evlerin ısıtılmasında kullanılan jeotermal enerji ile ilgili çalışmalar hızla devam etmektedir. Türkiye jeotermal enerji bakımından dünyanın en zengin ülkeleri arasında 8. sırada yer almaktadır.