Bıttım ağırlıklı olarak ilimizde ve Mardin’de yetişen fıstığın akrabası, halk arasında çitlembik olarak bilinen melengicin irilik açısından büyüğü bir kuru yemiş. Fiziki olarak her ne kadar çitlembike benziyorsa da tat olarak fıstığın tadını çağrıştırıyor.
Mardin’de de yetişen bıttım Siirt’te yetişen bıttım’dan daha iri ancak kabuğu çok sert. Siirt, bıttım’ı biraz zorlanılsa da dişler arasında çıtlatılabilirken Mardin bıttım’ın da bu mümkün değil. Mutlak surette ya özel pense veya çekiç veya benzeri vurucu bir alet gerekiyor. Bunların yanında Mardin bıttım’ın içi Siirt bıttım’ının içine göre çok daha kuru.
Bıttım’la ilgili bu genel bilgileri verdikten sonra, ilimizde bıttım’ın durumuna ve Sinep bıttım’ına gelince. 1960’lı yılların başlarına kadar Siirt’teki bütün bağlarda fıstık ağaçlarının yerini bıttım ağaçları alıyordu. Çünkü o dönemlerde, fıstık tüketimi az olduğundan çok rağbet görmüyordu. Hatta o dönemlerde bir çok kişinin fıstığın yere düşmesi sonucu yeşeren fidanları kökünden kestiği halen anlatılıyor.
Bu durum 1960 yıllardan itibaren değişmeye durum tam tersine dönmeye başladı. Yetişkin bıttım ağaçları, budanıp fıstık aşısıyla aşılandılar. Halen ilimizde bulunan yetişkin yani 60 yıl ve üzeri fıstık ağaçlarının tamamına yakını bıttım’dan dönüştürülen ağaçlardır. Bunun sonucunda bıttım’ın yetiştiği il merkezi Tillo, İkizbağlar, Halenze ve Tom köyünde bıttım ağaçları sayısı hızlı bir şekilde azaldı.
Bu furyaya bir tek Sinep Köyü katılmadı. Bunda köyün ileri görüşlü olması mı yatıyor yoksa rakım olarak çok yüksek olmasından dolayı fıstığa çok elverişli olmaması mı? Bilemiyorum. Bugün yukarıda belirttiğim yerlerde varlığını koruyabildiği tahmin edilen 2 bin bıttım ağacının yarısına yakını bu köyde. Sinep Köyünde 800 civarında yetişkin bıttım ağacı olduğu tahmin ediliyor.
İyi ki de Sinep’liler bu ağaçları korumuşlar. Çünkü bu köyün bıttımları kalite ve sert kabuğunun çok yumuşak olması nedeniyle meşhur. Geçmiş yıllarda da çok aranıyordu. Tıpkı Halenze’nin pestili gibi. İkincisi bu gün yeşil kabuklu veya tuzlanmış olarak tüketilebilen bıttım’ın kilosu bazı yıllarda 100 liraya dayanıyor. Bu ortalama bir kilo fıstığın neredeyse üç katı bir fiyat demektir. Ekonomik açıdan büyük bir gelir.
Umarım daha öncede yazdığım bir yazıda belirttiğim gibi bir plan dahilinde bıttım ağaçlarının yaygınlaştırılması sağlanır. En azından fıstığın yetişmesine uygun olmayan yerlerde…