Şırnaklılar, biz Siirtlilerden daha uyanık çıktılar. Şırnak Üniversitesi bu yıl da Uluslararası Nuh Tufanı ve Cudi Dağı Sempozyumunun ikincisini düzenleyecek. Siirt’e bağlı bir ilçe konumundayken, bizim yapmadığımızı, müstakil bir il olarak şimdi Şırnaklılar yapıyorlar!
Hep bilir ve duyarız ki Batılı sözde bazı bilim adamları ve araştırmacılar Hazret-i NUH’UN (Peygamberimize ve Cümle Peygamberlere salat ve selâm olsun) GEMİSİNİN, Ağrı Dağında olduğunu iddia ederler! Oysa mukaddes kitabımız Kur’an-ı Kerim’de (VESTEVET ELEL CUDİYYİ) buyrularak, açık bir şekilde Gemi’nin, CUDİ DAĞINA KONDUĞUNA İŞARET EDİLMİŞTİR.
Peki, Batılı bu sözde bilim adamları ne demeye ve ısrarlı bir şekilde Hazret-i Nuh’un Gemisinin AĞRI DAĞINDA olduğunu söylüyorlar. Çünkü muharref İncil’de ve Tevratta, NUH’UN GEMİSİNİN konduğu dağ olarak (ARARAT) dağının adı verilmektedir. Yani, bu iddiada bulunanların amaçları, bir yerde KUR’AN-I KERİMİN ilgili ayetini naksetmek amacına yöneliktir.
Bu iddia, yıllardan beri dile getirilir. Aradan zaman geçer, yeni bir buluşmuş gibi tekrar ortaya atılır. Geçmişte, sözde Nuh’un Gemisini aramak için ABD’den gelen bazı bilim adamları Ağrı Dağına çıkınca, o zamanın Sovyetler Birliği durumu protesto etmiş ve ABD’li bilim adamlarının, Ağrı Dağına çıkmalarının asıl sebebinin Sovyetler Birliğini dikizlemek olduğunu öne sürmüşlerdi!
1990’lı yıllara kadar Siirt’e bağlı bir ilçe konumunda olan ŞIRNAK’ın asıl adının (ŞEHR-İ NUH) olduğunu, bu adını da, Hazret-i Nuh’un Gemisinin konduğu Cudi Dağının eteklerinde kurulmuş olmasından aldığını biliyoruz. “ŞEHRİ NUH” olan asıl adı zaman içinde değişikliğe uğramış ve “ŞIRNAK” olmuştur. Şırnak’ta birçok eski Camilerin adları da TUFAN OLAYINI ANIMSATAN İSİMLERİ ALMIŞLARDIR. SEFİNE CAMİİ, NUH CAMİİ gibi Tufan’ı anımsatan yapıların bulunması da, yüzyıllardan beri bu hakikatin bilindiğinin bir işaretidir.
Biz görmedik amma, görenlerden duyduk ve öğrendik ki, geçmiş yıllarda zaman-zaman Cudi Dağına çıkanlar olmuş ve geminin kalıntılarına ait çiviler, parçalar getirmişlerdir.
Doğrusunu söylemek gerekirse, hiçbir şekilde Hazret-i Nuh’un Gemisinin AĞRI DAĞINA konduğuna ve kalıntılarının orada bulunduğuna inanmıyoruz. Hazret-i Nuh’un Gemisi, KUR’AN-I KERİM’DE belirtildiği gibi, Cudi Dağına konmuştur. Amma, şunu söyleyeyim. Zaman içinde dağların adlarında bir değişiklik olmuş mu, olmamış mı! Bunu araştırmak lâzım!
“VESTEVET ELEL CUDİY” fermanı gereğince de, biz HAZRET-İ NUH’UN GEMİSİNİN, CUDİ DAĞINA KONMUŞ OLDUĞUNA İNANMAK DURUMUNDAYIZ. Âyet-i Kerimenin hükmünü zaten tartışmak olmaz. Bu konuda tartışılabilecek husus, “KUR’AN-I KERİMDE ADI GEÇEN CUDİ DAĞI, BU MU, BU ADI TAŞIYAN BAŞKA BİR DAĞ MI?” Ama “CUDİ” adı altında bilinen başka bir dağ olmadığına göre, KUR’AN-I KERİMDE BAHSİ GEÇEN “CUDİ”NİN, SİİRT-ŞIRNAK SINIRINDAKİ CUDİ OLDUĞUNU RAHATLIKLA SÖYLEYEBİLİRİZ.
Hıristiyanların, Nuh’un Gemisinin ARARAT DAĞINA konduğunu ileri sürmeleri boş bir iddiadır. Ararat Dağının “AĞRI DAĞI” olduğunu söylemeleri ise, isim yakınlığından ibarettir. Biz, Müslümanlar olarak HAZRET-İ NUH’UN GEMİSİ’NİN CUDİ DAĞINA KONMUŞ OLDUĞUNA İNANMAK DURUMUNDAYIZ.
Hazret-i Nuh’un tufanının yaşandığı bölge olarak Cudi Dağını sahiplenmelerinden dolayı Şırnak Üniversitesi yetkililerine teşekkür ederken, yazımızı, NUH TUFANI İLE İLGİLİ BİR ŞİİRLE NOKTALIYORUZ:
CEVİZ KABUĞU GİBİ, ÇALKALANIRKEN GEMİSİ NUH’UN
O TÜM CANLILARI YUTAN AZGIN DALGALARDA
TEVAZUYLA EĞDİ BAŞINI CUDİ DAĞI,
GEMİ ÜSTÜNE KONSUN DİYE TUFANDA
GERÇİ, ONDAN YÜCE DAĞLAR ÇOKTU
RAHMET KAPISINI ÇALMAK, ONA NASİP OLDU AMA
DİĞER DAĞLAR GURURLA YÜCELTİRKEN BAŞLARINI
CUDİ’DEKİ YAKARIŞ, CUDİ’DEKİ TEVAZU
ÇOK HOŞ GELMİŞ Kİ ALLAH’A, TAM CUDİ’YDEYKEN GEMİ
EMİR VERMİŞ YERLERE VE GÖKLERE
“EY GÖK SUYUNU TUT, EY ARZ, SUYUNU YUT” DİYE
GÖK SUYUNU TUTMUŞ, ARZ SUYUNU YUTMUŞ
KOCA GEMİ, BÖYLECE KONMUŞ CUDİ’YE
NUH’U VE İNANANLARI, ULAŞTIRIP MENZİLE…
BİL HAZRET-İ KUR’AN’DA “VESTEVET ELEL CUDİY”
HİTABI İLE ŞEREF BAHŞEDİLMİŞTİR CUDİ’YE
O GÜN, BUGÜN CUDİ’DE DİNER
YERYÜZÜNDE HER TUFAN, HER FİTNE
YORUMLAR