Ülkemizde talihsizliklerin sonu gelmiyor ve vatandaşlarımızın zarar görmesine yol açan söz konusu talihsizliklerden en önemlisi, deprem gerçeğidir kanımca… Geçmiş yıllarda yaşanan deprem afetlerinde birçok vatandaşımız yaşamını yitirirken, küçümsenmeyecek kayıplara uğradı ekonomimiz ve her noktasında deprem kuşağında yer aldığımız bilindiği halde, olası doğal afette can kaybı ve ekonomik alandaki zararın asgari düzeyde kalmasına yönelik gerçekçi önlemler alınmamıştır günümüze dek…
Yaşadığımız talihsizliklerden bir diğeri; milyonlarca insanımız gücünün atıl durumda olmasıdır ve ne yaptıkları, nasıl geçindikleri noktasında kafa yorulmayan bu insanlarımızın ne zaman ekonomiye kazandırılacağı bilinmiyor maalesef… “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesinin sahipleri olmamıza rağmen, bu ilkenin gereğini yerine getiremediğimizden ülke yönetiminde söz sahibi olanların içte birbirlerini karalama yarışı içinde kötü örnek teşkil etmeleri ve dünya ülkeleri içinde gerçek dostumuz olan ülke sayısının birkaç parmaktan öteye geçmemesi de, bir başka önemli talihsizliktir ayrıca… Sadece ABD ve Rusya ile olan ilişkilerimizin analizi yapılırsa, her iki ülkenin bizlerle olan ilişkilerinde sadece kendi çıkarlarının muhasebesini yaptıkları gerçeğini görmemek mümkün değil… Ne var ki, işaret edilen muasır medeniyet düzeyine ulaşarak onlar gibi güçlenmediğimizden, kopamıyoruz ve gelişmelere göre sarılıyoruz kendilerine… “Arap Baharı” nı “Arap Halkının Uyanışı” diye empoze eden emperyal güçlerin asıl hedefleri belliydi aslında ve destek verenler oldu buna rağmen… Binlerce insanın ölümüne ve milyonlarcasının ülkelerinden kaçarak başka ülkelere sığınmalarına sebebiyet veren emperyal güçler, bu sevdalarından vazgeçme niyetinde değiller ve hedeflerine ulaşmak için her türlü melaneti seferber etmeyi sürdürürlerken, günümüze dek birbirlerine zarar vermedikleri için “Çıkarları doğrultusunda el altından birlikte hareket ediyorlar..” düşüncesini de oluşturuyorlar aynı zamanda… Suriye’deki Esad rejimini son vermek gayesini güden ABD, O’nun bu gayesini engelleyen ise Rusya ve bu gerçeği dikkate aldığımda, söz konusu gerçek bilindiği halde başlangıçtan beri ülkemizin izlediği Suriye politikasının yanlış olduğunu düşünüyorum, bir çok yurttaşımız gibi… Toplum olarak karşı karşıya bulunduğumuz daha bir sürü talihsizlik söz konusudur ve onları gazeteniz Siirt’in dar sütunlarına sığdırmak mümkün olmadığından; milli gelir dağılımındaki adaletsizlik ve bu adaletsizliğin en önemli halkası olan ücret dengesizliğine işaret etmekle yetineceğim sadece…
Tüm talihsizliklerin kritiğini yaptığımda ise; en önemli talihsizliğin deprem gerçeği olduğu sonucuna ulaştığımdan ve son zamanlarda bu tespiti milyonlarca insanımızın paylaştığını gözlemlediğim için, bir kere daha çok önemli konuya dikkatini çekme gereğini duydum ilgililerin… Deprem afetinin sıkça yaşandığı başka ülkelerde 9 büyüklüğünde gerçekleşen depremde can kaybı olmazken, bizlerde İran’ın Khoy kentinde yaşanan 5,9 büyüklüğündeki depremden Van ilimiz etkilenerek Başkale’de 9 yurttaşımız hayatını kaybetti, 50’den fazla yurttaşımız yaralandı ve yerle bir oldu depreme dayanıksız evler… Elazığ ilimizde 41 vatandaşımızın ölümüne yol açan depremlerin yaraları sarılırken, Van Başkale’deki depremde 9 yurttaşımızın hayatını kaybetmesi halkımızın DEPREM KORKUSU’nu büyük boyutlara ulaştırmış bulunmakta ve Elazığ depremi esnasında sallanan ilimizde doğa afetinden söz etmekte olan hemşerilerimiz; “Hiçbir hizmet, insan canı kadar öneme haiz değildir. İşgal ettiğimiz binalar depreme dayanıklı değillerse, başka hizmetlerin bir anlamı kalır mı hiç?.. Ülkemizde depreme dayanıklı olmayan ve kimi zaman dile getirilen bina sayısı, ürkütücüdür ve bu binaların bir an önce depreme dayanıklı konuma getirilmeleri hususu, her şeyden daha önemlidir…” diye belirtiyorlar görüşlerini…
Türkiye’mizin her noktası deprem riski altındadır ve bazı deprem uzmanlarının ifade ettikleri gibi, sadece İstanbul’la sınırlı değildir bu tehlike… O halde, insanlarımızın canını koruyacak önleme öncelik tanınmalı mutlaka ve bu beklentiyi ihmal etmek, ağırlık kazandıracaktır canların umursanmadığı görüşüne!..