ŞÜKÜR YAĞMURU GÖRDÜK; DARISI KAR YAĞIŞINI GÖRMEYE

Son yıllarda gerçekten de bir iklim değişikliği yaşıyoruz. Bunun nedenleri hakkında hemen her gün yayın organlarında ve televizyonlarda birçok haber ve makale okuyor, program izliyoruz. Hem bu nedenle hem de teknik bir konu olduğu için buna değinmeyeceğim. Ben bu olayın oluşturduğu tabloyu ele almaya çalışacağım.

Bu yıl da son yılların en kurak sonbahar mevsimini yaşadık. Normalde Eylül de başlamasını beklediğimiz yağmur yağışlarını hemen hiç görmedik gibi. Yani neredeyse üç aylık sürede biri şiddetli bir iki tanesi de hafif olan yağmur yağışları gördük. Geri kalan günlerde hava açık ve hatta mevsim normallerinin de üstünde seyrediyordu.

Hatta bu durum yalnız ilimize ve bölgemize özgü bir durum değildi. Ülkemizin tamamına yakını aynı durumdaydı ve bu yüzden İstanbul’a su sağlayan barajların doluluk oranının azaldığı ve tehlikeli sınırlara ulaştığı yönünde çok sayıda haber yayın organlarında yer aldı.

Ancak üç günden beri bu durumun sona ereceğinin işaretleri belirmeye başladı ve havalar oldukça soğurken yağmur yağışları da başladı. Yağan yağmurun çok şiddetli olmaması da çok önemli. Çünkü şiddetli bir şekilde yağan yağmur toprak tarafından emilmeden akıp giderler. Bu açıdan yağışların yavaş olması da sevindiricidir.

Evet, yağmurlar başladı, çiftçinin yüzünde bir gülümseme belirdi. İnşallah bu yağmurlar devam eder de çiftçinin mutluluğu da artar. Aslında böyle durumlarda hep çiftçiyi özne olarak ele alırız. Aslında hepimizin yüzünün gülmesi, çünkü çiftçinin yeterli ürün alamaması, durumunun kötü olması hepimizi etkiliyor. Çünkü o ürünü bizler tüketiyoruz. Ürünün az olması demek o ürünü daha pahalıya almamız ve hatta hiç alamamamız anlamına geliyor.

İnşallah bu yağmurların arkasından da tam vaktinde yeterli kar yağışını da görmek nasip olur. Topraklarımız kar yağışı ile şöyle bir güzel yoğrulur. Çünkü maalesef son yıllarda yeterli kar yağışını da göremiyoruz.

Daha önceleri de birkaç kez yazdım. Hepimizin biz Siirtlilerin asırlar öncesinden daha iklim değişikliklerinin söz konusu olmadığı dönemlerde söyledikleri ve deyim haline gelen duasını dudaklarımızdan eksik etmememiz gerekiyor; Allah yazımız yaz, kışımızı kış etsin.