Bu tespiti bütün samimiyetimle yapıyorum. Bir ülkenin kalkınması ve medeni dünyada yerini alması ancak nitelikli ve nicelikli mühendisleri sayesinde gerçekleşebilir. O kadar çok çeşit mühendislik dalları var ki, bunlarda başarılı olan ülkeler, teknolojiye de ekonomiye de hâkim olurlar. Bakın, mevcut mühendislik dallarından bazılarını sıralayayım:
*Elektrik-Elektronik Mühendisliği,
*Makine Mühendisliği,
*Bilgisayar Mühendisliği,
*Endüstri Mühendisliği,
*Metalurji ve Malzeme Mühendisliği,
*Ziraat Mühendisliği,
*Mekatornik Mühendisliği,
*Kimya Mühendisliği,
*Çevre Mühendisliği,
*Gıda Mühendisliği,
*İnşaat Mühendisliği,
*Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği,
*Jeofizik Mühendisliği,
*Jeoloji Mühendisliği,
*Maden Mühendisliği,
*Orman Mühendisliği,
*İşletme Mühendisliği,
*Havacılık ve Uzay Mühendisliği,
*Genetik, Deri Tekstil Mühendisliği,
*Telekomünikasyon Mühendisliği,
*Uzay Mühendisliği,
*Otomotiv Mühendisliği,
*Nükleer Enerji Mühendisliği,
*Kontrol Mühendisliği,
*Harita Mühendisliği,
*Fizik Mühendisliği,
*Matematik Mühendisliği.
Kalkınmış, yüksek teknolojiye sahip ülkelere bir bakın. Mühendislik dallarında en nitelikli elemanlara sahip olduklarını göreceksiniz. Türkiye kalkınmak ve teknolojide söz sahibi olmak istiyorsa, özellikle ve öncelikle her dalda nitelikli mühendis yetiştirmek işine ağırlık vermek ve yetişen elemanlarına hizmet alanı ihdas etmek zorundadır.
Ülkemizde adı TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) olan bir yapı mevcuttur. 1963’te dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in direktifiyle kurulan TÜBİTAK, kuruluş gayesine uygun çalışmalar sergileseydi, Türkiye’nin medeni dünya içindeki yeri bambaşka olurdu.
Türkiye’de bilim ve teknoloji politikalarını belirlemek; Ar-Ge desteği vermek, özendirmek ve izlemek; Teknoloji-Geliştirme- Endüstriyel Araştırma ve yenilikleri desteklemek; Üniversite ve Sanayi ilişkilerini geliştirmek; Ulusal önceliklere bağlı olarak Araştırma-Teknoloji-Geliştirme çalışması yürüten Ar-Ge enstitüleri işletmek; Ar-Ge faaliyetleri için kolaylık ve teknik hizmet sağlayan birimler işletmek; Geleceğin bilim adamlarını keşfetmek; Bilimsel mükemmelliği teşvik etmeye yönelik yıllık ödüller vermek; Uluslararası bilimsel ve teknolojik işbirliklerini organize etmek; Bilimsel dergi ve popüler bilim kitapları yayımlamak gibi görevleri olan TÜBİTAK acaba bunların hangilerini yerine getirmektedir.
Bu ülkede (Saldım çayıra, Mevlam kayıra) örneğinde olduğu gibi hemen her dalda onbinlerce mühendis işsiz, aylak gezerken, TÜBİTAK’IN ve Devletin bu konuda alacağı hiçbir tedbir yok mu! Devletin okullarında okutulan ve kim bilir her biri üniversiteden mezun oluncaya kadar hem ailelerine, hem ülkeye kaça malolan ve gerçekte kalkınmanın dinamosu olmaları gereken binlerce mühendisleri işsiz bırakmak en büyük kaynak israfı değil mi…
YORUMLAR