YÜCE ALLAH’A binlerce şükürler olsun ki, bizim hırsızlar, başkalarının hırsızlarına benzemezler. Diğerleri, hem hırsızlık yaparlar, hem de Vatana ihanet ederler! Bizim hırsızlar ise VATANSEVER HIRSIZLARDIR! (VATAN, MİLLET, SAKARYA!) vurguları ağızlarından düşmez! Hem bizim hırsızlar, İslami kurallara göre hırsız da sayılmazlar! Evraklarda sahtecilik yaparak külliyetli miktarda malı götürseler bile, buna hırsızlık denilemez. Denilse-denilse, evraklarda sahtecilik denilir!
Bizim hırsızlar, sadece vatansever olmakla da yetinmezler! Aynı zamanda imanı bütün hırsızlardır! Bütün işlerine (YA ALLAH, BİSMİLLAH, ALLAH-U EKBER) diyerek başlarlar!
Bizim hırsızlar, 10 kat ruhsat verilmesi gereken arsalara 40-50 katlı dev binalar kurulmasına yasal kılıf uydurur. Fazla verdiği katlardan 4-5 kat kendilerine verilse ne olmuş yani! Alan memnun, veren memnun! Hırsızlık bunun neresinde! Yapsatçıya arsa verenler, bazen yapacakları inşaatın yüzde 50’sini arsa sahibine vermiyorlar mı! Bizim hırsızın arsası yok ama arsaların havası gökyüzüne kadar bizim hırsızların mülkü sayılır!
Bizim hırsızlar, el âlemin cebine el uzatıp, cüzdanını çalmazlar. Birilerine ihale verir, yüzde 10 komisyonunu alırlar! Yeşil alanı, bir kararla, iskân alanına çevirir, değerinin kat-kat artmasını sağlarlar. Sahibinden aldığı paraya hırsızlık gözüyle bakmayın. Bu da Komisyoncu işidir!
(Yap, işlet, devret) metodunu uygulamaya koyar. Birine 30-40 yıllığına bir gayrimenkul hibe eder, kendisi de bundan nemalanır. Hem atalarımız (bal tutan, parmağını yalar) deyimini boşuna mı söylemişler. Biz, atalarımız kadar mı bileceğiz!
Bizim hırsızlar, paralarının zekâtını da çıkarır. Yani, çaldıkları iddia edilen paranın kırkta birini fakir, fukaraya dağıtırlar. Bu bakımdan, ne kadar çok çalarlarsa, fakirlere o kadar yardım imkânı hasıl olur. Bizim hırsızlar cami, Kur’an kursu, okul yapar (özellikle imam hatip), böylece servetlerini hayrat işleriyle arındırmış olurlar. Gerçek hırsızlardan cami, Kuran kursu, okul yapanları hiç gördünüz ya da duydunuz mu! Onların hırsızları hem dinsiz, hem imansız, zekât vermez, namaz kılmaz, oruç tutmazlar. Üstelik VATAN HAİNİDİRLER! Bizim hırsızlar YEDİ DEFA HACCA, 70 DEFA UMREYE GİTMİŞTİR. Yani, günahlardan arınmıştır. Bunca mübarek ziyaretler için ne kadar çok paraya ihtiyaç vardır, bunu ancak bu gibi mübarek ziyaretleri gerçekleştirenler bilirler!
Sonuç olarak diyoruz ki, onların hırsızları aynı zamanda VATAN HAİNLERİDİR. Bizimkiler ise YÜCE ALLAH’A BİNLERCE ŞÜKÜR, VATANSEVER HIRSIZLARDIR. Bunu böyle bilin, vatansever hırsızlarla, vatan haini hırsızları aynı kefeye koymayınız!
ANEKDOT
Bir kurumun dindar geçinen rüşvetçi müdürü, gösteriş olsun diye yörenin gerçekten gönül ehli şeyhinin tekkesine içinde gayet pahalı bir hediye bulunan bir paket götürmüş. Ancak, rüşvetçi müdürün paketi tekkeye sokulduğu an, böyle bir paketin geldiğinden habersiz olan şeyh birden bire müritlerine:
-Tekkeye çok ağır bir necaset girdi. Her neyse hemen dışarıya atın. Kokusu beni fena halde sarstı! demiş. Müritler, tekkede necaset olabilecek bir şeyler ararlarken, gönül ehli şeyhin ışığından gerçekten yararlanmış olan bir mürit, necaset kokan şeyin, o sırada tekkeye giren rüşvetçi müdürün getirdiği paket olduğunu hissederek, tekkenin dışına çıkarmış. Sonra şeyhinin huzuruna vararak pis kokunun gidip gitmediğini sormuş. Şeyh:
-Gitti, gitti. Her ne idiyse, tekkenin dışına atmış olmalısınız ki, artık o pis, necis kokuyu almıyorum! demiş…
YORUMLAR