KARAKIŞ olarak tabir edilen günler 14 Aralık’ta başlar ve 99 gün devam eder. 23 Aralık günleri ise kış mevsiminin en soğuk günleri ERBAİN’İN BAŞLANGICIDIR. Bilindiği gibi kış mevsiminin en soğuk günleri (ERBAİN) veya (ZEMHERİ) günleri olarak tanımlanırlar. Erbain kelimesi Arapça olup (KIRK GÜN) anlamına gelir. (ZEMHERİ) ise yine Arapça bir kelimedir. (KARAKIŞ – AŞIRI SOĞUK) anlamına gelmektedir. Her yılın 23 Aralık – 31 Ocak arası günler ERBAİN veya diğer deyimle ZEMHERİ günleridir.
Daha zemheri girmemişken 135 metrekareden müteşekkil dairemize 1 aylık doğalgaz faturası geldi. Tamı tamına 565 TL 55 kuruş. Bunun yanına elektrik, telefon, su faturalarını da koyun. Ya maazallah kirada olsaydık, emekli maaşıyla bu faturaların altından nasıl kalkabilecektik. Asgari ücretlilerin durumları daha da berbat! 2022 yılında asgari ücret ne kadar olacak tartışmaları devam ederken, yetkililer ve etkililer vatandaşların çektikleri sıkıntılardan haberdar değiller gibi…
Asgari ücret zammı karar aşamasında. İlk üç toplantı yapıldı. Milyonlarca çalışanı yakından ilgilendiren 2022 asgari ücret oranı için heyecan giderek artarken, İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun toplantılarının ardından 2022 yılı için asgari ücretin açıklanması bekleniyor.
Gerçi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, rakam önüne gittiğinde asgari ücretliler lehine BİR JEST yapabileceğini söylemiş ama bakalım, o jest ne olacak!
Doğalgaz, elektrik, musluktan akan su, telefon, televizyon elbette birer nimet. Ancak, faturalar böyle yüksek gelince, nimet gibi görünenler, dar gelirliler için NIKMETE DÜNÜŞMEKTEDİRLER. NİMET DE, NIKMET de Arapça kelimelerdir, NIKMET, NİMETİN tersidir. Sıkıntı verici anlamına gelir. Faturalar böyle yüksek gelince içimiz nasıl daralmasın ki!!!
Evimize gelen yüksek doğalgaz faturasını görünce gerçekten içim daraldı. Öyle anlaşılıyor ki ERBAİN günlerini kapsayacak olan bir sonraki fatura çok daha yüksek gelecek. Belki 750 TL. belki daha fazla…
Bu düşünce içindeyken aklıma yakacak konusuyla ilgili bir anekdot geldi. (Güleriz, ağlanacak halimize) diyerek, kendi kendime acı acı gülümsedim. Keşke bir köyde yaşasaydık da, o köylü yurttaş gibi yakacak olarak TEZEK kullansaydık, dedim.
Yeri gelmişken, konuyla ilgili anekdotu naklederek yazımı noktalamak en iyisi olacak.
Anekdot şu:
Soğukların çok şiddetli geçtiği bir vilayetimizde Kış mevsimi yaklaşırken, Valilik köy muhtarlarına bir yazı yazarak, yakacak durumlarını, ne tür yakıt kullandıklarını ve yakıtlarının numarasını sormuş. Yakıt olarak TEZEK kullanılan köyün muhtarı şu meşhur cevabı yazmış:
-YAKITIMIZ POHTIR!
-NUMARASİ YOĞTUR!
-STOĞUMUZ ÇOĞTUR!