YENİ OTOPARK YÖNETMELİĞİ

Park ve trafik sorunlarında bir rahatlama sağlamak gayesiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 22 Şubat 2018’de Resmi Gazetede yayımlanan Yeni Otopark Yönetmeliği’ne göre, eskiden “Her 3 daireye 1 otopark zorunluluğu”, “Her 1 daireye 1 otopark” olarak revize edilmiş ve uygulamanın 1 Haziran 2018’de başlayacağı duyurulmuştu. Daha sonra uygulamanın 1 Ocak 2019’a ertelenmesine yönelik karar bir kere daha değiştirilerek 15 Eylül’de yürürlüğe sokuldu.

Zamanında gerekli olan otoparklara vücut buldurulmadığından, araçlar uygunsuz noktalara park edilmekte ve bu yüzden trafikte önemli sıkıntılar yaşanmakta olup, sadece Siirt’te değil, yurdumuzun her yerinde  durum  aynıdır. İlimizin gözbebeği yerlerinden biri olan Cumhuriyet Meydanı ile birçok noktası adeta otopark görünümündedir ve bu olumsuzluktan kaynaklanan trafik sıkıntısını asgari düzeye çekmek için değişik noktalarda yeni otoparklara ve bazı noktalarda çok katlı otoparklara ihtiyaç vardır.

Yeni Otopark Yönetmeliği’ndeki “Her 1 daireye 1 otopark zorunluluğu”, geciktirilmiş olan isabetli bir karardır. Eski Otopark Yönetmeliği’nde yer alan “Her 3 daireye 1 otopark zorunluluğuna” uyulmuş olsaydı trafik alanında çekilen rezaletlerin boyutu daha düşük düzeyde kalacaktı ve ne yazık ki bu zorunluluğu denetleyen olmamıştır.

Bundan böyle olsun yeni inşaatlarda her daireye 1 otopark zorunluluğunun yerine getirilmesine yönelik denetimler önemsenmeli ki, trafik alanında çekilen rezaletler artmamış olsun. Ülkemizde araç sayısının her geçen gün arttığı gerçeği göz önünde bulundurulursa, yürürlüğe giren yeni Otopark Yönetmeliği’ne harfiyen uyulması noktasında azami duyarlılık gösterilirken, bazı noktalarda çok katlı otoparklara vücut buldurmaya da gayret edilmelidir. Bu arada Siirt’te bazı noktalarda mevcut otoparklara rağmen, vatandaşların araçlarını cadde üzerinde park etmelerini önlemek için de gerekli müdahalenin yapılmasının memnuniyet uyandıracağını da belirtmek isterim. Caddede park ettiği aracı için yakın noktada otopark varken, bundan kaçınmaya hiç kimsenin hakkı olmadığı gibi, böyle bir duruma seyirci kalmaya da kimsenin hakkı yoktur diyerek önemli beklentiye sayın ilgililerin dikkatini çekiyorum.