Miladi takvime göre 2023 yılını bir daha geri dönmemek üzere tarihin sayfalarına gömmemize sadece 2 gün kaldı. 2023 yılına “ELVEDA” 2024 yılına ise “MERHABA” diyeceğiz. Zaman, su gibi akıp gidiyor. Zamandan, bir tek soluğu bile geri getirmek mümkün değildir. Yitirilen mevkiler, makamlar, paralar, pullar, mallar, mülkler geri gelebilir amma, yitirilen bir tek soluk asla geri getirilemez.
Yani, insanoğlu için ZAMANDAN daha kıymetlisi yoktur. Çünkü soluklar sayılıdır. İnsanın akan zamanı geri getirmesi asla mümkün değildir. Hani kurgu filmlerde, “ZAMAN MAKİNASI!” adı altında işlevi olan hayâli bir alet var ya! O makine sayesinde zamanı durdurabiliyor, geriye çekebiliyor veya ileriye alabiliyorsunuz! Gerçekte, böyle bir alet asla icat edilmedi ve icat edilemez. Çünkü zamanı durdurmak, geri getirmek ve yaşanmadan ileriye taşımak mümkün değildir. Hiçbir zaman için de olmayacaktır.
Bu bakımdan akil insanlar, insan ömrünün BİR TEK SOLUKTAN İBARETOLDUĞUNU söylemişlerdir. Tüketilen soluklar, bir daha gelmemek üzere gitmiştir. Bir soluk daha alınacağının garantisi yoktur. Bu bakımdan İNSAN ÖMRÜ BİR TEK SOLUKTAN İBARETTİR.
Şüphesiz, idrak edeceğimiz yeni yıl Miladi takvime göre olan yeni yıldır. Bir zamanlar ülkemizde Hicri ve Rumi takvim uygulamaları vardı. Hala birçok Müslüman ülkelerde Hicri takvim kullanılır. Çin’de, Hindistan’da, Japonya’da kullanılan değişik takvimler vardır.
Yeni bir yılı idrak ederek, Miladi 2023’ü tarihin sayfalarına gömerken bir daha, özel ve resmi yazışmalarda artık 2023 rakamını da kullanamayacağız. Bundan sonra, 12 ay boyunca tarih atarken 2024 rakamını kullanacağız. Kimi insanlar, rakamlardan sonuçlar çıkarırlar. Tarihin rakamlarına bakarak yılın uğurlu mu, uğursuz mu olacağını kendilerince yorumlarlar. Rakamların, kendilerine göre bir ifadelerinin olduğuna inanırlar. Tabii, bunların hepsi de, safsatadan ibarettir. Hiçbir ilmi izahları yoktur.
Miladi takvime göre, 21’nci asırdayız ve 21’inci asrın ilk çeyreğindeyiz. Oysa Hicri takvimle hesaplayacak olursak 15’inci asrın 2’nci çeyreğinin içindeyiz.
Evet, tarihlerine ve tarihlerindeki sayılara bakarak, başlayan yeni yıllar hakkında peşin hükümler verenler hep olmuştur. Bir zamanlar, işleri falcılık olan GÜRCÜ BACI benzerleri, yeni yıla girilirken, Türkiye’de ve dünyada neler olabileceğine dair kehanetlerde bulunurlardı. Tuhaf amma, bazı kehanetlerinin tuttuğu da olurdu.
Tabii, “Perşembe’nin gelişi,Çarşamba’dan bellidir” deyiminde olduğu gibi, 2023’ten yola çıkarak, 2024 yılında Türkiye’de neler olabileceğini kestirmek için kâhin olmak gerekmez. 2023 yılındaki duruma bakınca, 2024 yılının ekonomik açıdan çok zor bir yıl olacağı açıktır.
Bir de yaşanan klasik bir durum vardır. Her yılbaşı öncesi Cuma hutbesinin konusu hep “YILBAŞI KUTLAMALARI HARAMDIR” esprisi çerçevesinde gerçekleşir. Nitekim bu Cuma hutbesinde de öylle oldu. Eyvallah diyeceğiz amma, keşke, daha büyük haramlar irtikâp edenlere karşı da böylesi vaazlar verilse!
Ne Kur’anı Kerim’de, ne hadis-i şeriflerde YENİ YIL KUTLAMALARININ haram olduğuna dair bir ayet, bir hadis yoktur. Başka dinlerin mensuplarına benzememek konusunda verilen telkinler vardır. Şayet, dar kalıptan bakarsak, bu açıdan Yılbaşı etkinliklerini HARAM gibi göstermek mümkün olabilir!
İçki içmek, kumar oynamak ve benzeri haram olan şeyleri YENİ YIL KUTLAMALARI çerçevesinde yapmak elbette harama girer. Amma, Hazret-i İsa’nın doğumunu kutlamak amacıyla yapılacak sade etkinliklerin hutbelerde ifade edildiği şekilde HARAM İLAN EDİLMESİ, gerçekten düşündürücüdür!
Diyanetin yeni yıl kutlamalarını HARAM ilan etmesine rağmen, bu ülkenin 85 milyon nüfusunun en az 50 milyonu, yeni yılı kendi imkânları çerçevesinde kutlayacaklardır. Bütün bu insanları haram işliyor gibi göstermek, acaba ne kadar doğrudur.
Biz, YILBAŞI KUTLAMALARI HELAL Mİ, HARAM MI tartışmasını bir yana bırakalım da, KUR’AN-I KERİM AYETLERİYLE VE HADİS-İ ŞERİFLERLE HARAM OLDUĞU KESİN OLAN (İSRAF) KONUSUNA GELELİM.
İşte, Kuran-i Kerimde geçen israf ile ilgili ayetlerden biri:
“Bununla beraber malını saçıp savurma. Çünkü (malını) saçıp savuranlar, şeytanların kardeşleridir. Şeytan ise Rabbine karşı çok nankördür.”
Bu açık ayet-i kerime mealinden sonra şimdi Diyanet İşleri Bakanına soralım. Bu fakir halkın parasıyla lüks makam araçları almak helal m, haram mı!!!
Yılbaşı kutlamalarının haram olup olmadığı konusunda bir görüş beyan edemeyiz. Ancak, içki içmenin, kumar oynamanın, zinanın ve benzeri İslam dininin yasak ettiği suçları yılbaşı kutlamaları çerçevesinde de olsa irtikâp etmek, elbette günahtır.
Din görevlileri, yılbaşı kutlamalarıyla yetinmeyerek hırsızlıklarla, yolsuzluklarla, yetim hakkını yiyen rüşvetçilerle ilgili yorumlar yapsa da toplumu aydınlatsalar.
Bu düşünceler içinde okuyucularımın, Siirtli hemşehrilerimin, aziz milletimizin ve tüm insanlığın 2024 yıllarını kutluyor, savaşsız, barış dolu bir yıl olmasını diliyorum.
TAŞLAMA
YENİ YILI BİZLERE
HAYIRLI KIL RABBİMİZ
HARAM MIDIR KUTLAMAK,
HELAL MİDİR BİLMEYİZ
HAYDİ GÖZÜMÜZ AYDIN
YENİ BİR YIL GELİYOR
BARIŞ, BOLLUK, BEREKET
İNSAN BUNU DİLİYOR
BU DÜNYANIN GERÇEKTE
VAR MI YAŞINI BİLEN
KİMİ ON BİN YIL DİYOR
KİMİ ÇOK DER YÜZBİNDEN
İNSANIN ÖMRÜ NE DE
KISA İMİŞ GERÇEKTE
AZAMİ YÜZ YIL İÇİN
KOŞUŞTURUR YİNE DE
YENİ YIL, YENİ UMUT
DEMEKTİR KİMİ İÇİN
ZAMAN AYNI ZAMANDIR
DEĞİŞEN İNSAN BİLİN
VAİZ DİYOR Kİ “HARAM
YILBAŞINI KUTLAMAK”
HARAM OLUR MU SÖYLE
YENİ BİR YILI ANMAK
O KADAR ÇOK HARAMLAR
İRTİKAP EDİLİRKEN
VAİZ YÜKLENİP DURUR
YILBAŞINA HEP NEDEN
İÇKİ İÇMEK HARAMDIR,
KUMAR OYNAMAK HARAM
EVET, BUNLAR DOĞRU DA
RÜŞVET ALIR MI ADAM
RÜŞVETÇİYE SÖZÜ YOK
NE HİKMETSE VAİZİN
VARSA YOKSA YILBAŞI
DERDİ OLMUŞ DİNCİNİN