Normalde insan haklı olduğu anlaşıldığında veya zaman kendisini haklı çıkardığında sevinir, mutlu olur. Ama bazen de bunun istisnası olan durumlar da ortaya çıkar. Geçen hafta sonu Milletvekili Osman Ören ve İl Başkanı Av. Ekrem Olgaç ile birlikte Botan Çayı üzerinde faaliyet gösteren teknelerde yaptığımız küçük bir tur benim için öyle bir şey oldu.
Ilısu Baraj ve Hidroelektrik Santralinin yapımı için çalışmaların başlama tarihi 1956 yılına dayanıyor. İlk fizibilite ve etüt çalışmaları o tarihlerde başladı. Temelinin atıldığı 2006 yılından bu yana devam eden inşaat çalışmaları nihayet sona erdi ve bir süreden beri su toplanmaya başlandı. Geçmişi bu kadar eski ve yapımı da yıllar alan bu barajla ilgili en ufak ayrıntı bile büyük bir titizlikle belirlenmişti. Su nereye kadar ulaşacak ne kadarlık bir alanı kaplayacak, çevreye etkileri ne olacak ve benzeri yüzlerce soruya cevap olabilecek nitelikte çalışmalar yıllar öncesinden hazırdı. Ben de buna dayanarak yaklaşık beş yıldan beri il olarak gerekli hazırlıkların yapılmasını istiyordum.
Çünkü en fazla toprak kaybına uğrayacak ya da tam tersi bir deyimle en fazla büyüklükteki su alanına sahip olacak il Siirt’ti. Bundan dolayı Siirt’in daha çok hazırlık yapması ve bu yeni duruma daha kısa sürede ve sorunsuz bir şekilde uyum sağlayabilmesi için çalışması gerekiyordu. Bununla ilgili onlarca yazı yazdım. Hatta bu işleri koordine etmek ve gerçekleştirmek amacıyla bir kurul oluşturulmasını da önerdim. Ama gelin görün ki her zamanki alışkanlığımız, burada kendisini gösterdi ve yumurta kapıya dayanmadan kılımızı kıpırdatmadık.
Ve günü geldi, yumurta kapıya dayandı; yani su yükselmeye başladı. Köprüler sular altında kaldı, ulaşım sağlanamaz oldu, tekneler geldi. Bizler teknelerin yanaşacağı ve yolcu indirip bindireceği iskelelerin yerini yeni belirlemeye başladık. Şimdi iskelenin yeri belirlenecek. Sonrası ihale şartnamesinin hazırlanmasıydı, ihale ve yapım süreciydi, aylar hatta yıllar sürecek bir dönem var önümüzde. Tamamlanıncaya kadar hepimiz sorunlar yaşayacağız. Bunun gibi daha belirleyeceğimiz çok şey var; plaj yerleri ve su sporları, balıkçılık yapılacak alanlarda dahil olmak üzere. Anlayacağınız birçok şeyde çok geç kaldık.
Evet, zaman beni haklı çıkardı ama, keşke çıkarmasıydı. Keşke yapılması gereken her şey zamanında yapılmış olsaydı.