Hak din olan İslamiyet’te ibadet Allah ile kul arasındadır. Gizli yapılması ve hatta sağ elin verdiğini sol elim bilmemesi istenir.
Ancak bir istisnası var; o da zekat ibadetidir. Zekatın aleni olarak çıkarılmasında hiç bir mahsur olmadığı gibi kişi isterse iş yerinin önünde ayak üstüne atarak zekatını çıkarabilir.
Şafii Mezhebinin kurucusu İmam Şafii Hz. herhangi bir belde de zekatın tam olarak çıkarılması halinde o belde de fakir kalmayacağı yönünde bir tespit yapmıştır.
Dini konular başta olmak üzere özel bilgi ve birikim gerektiren konuları ele almaktan kaçınırım.
Ancak; bu sene için, bu konuyu hariç tutuyorum. Çünkü vatandaşların önemli bir bölümü maddi açıdan zor günler geçiriyor.
Bu yıl gerçek ihtiyaç sahiplerine vereceğimiz bir liranın, diğer yıllarda vereceğimiz bir liradan çok daha anlamlıdır.
Bu arada bir noktaya, maaşlı olanların durumuna da değinmek istiyorum. Zekat konusunda genellikle, aile reisinin işsiz veya çalışacak kimsesi olmayan aileleri tercih ederiz.
Bu bir dereceye kadar doğru. Ancak asgari ücretle çalışan veya bir devlet kurumunda 30-40 bin TL alan ancak kira da olan ve kalabalık bir nüfusa bakmak zorunda bulunan ve buna rağmen kimseye el açmayan kişileri bulmak gerekiyor.
Bunları kapı kapı dolaşıp dilenenlere tercih etmeliyiz. Çünkü gerçek ihtiyaç sahipleri bunlardır.
Bu konuyu bitirmeden bir çağrıda bulunmak istiyorum. Lütfen hepimiz zekatımızı özenle çıkaralım ve bunun yanı sıra il dışında bulunan varlıklı tanıdıklarımızı arayalım. Onlardan zekatlarının bir bölümünü Siirt’e göndermemeleri için ikna edelim.
Unutmayalım zor günler geçirdiğimiz bu dönemde çok daha önemli ve çok daha anlamlıdır.
